tag:blogger.com,1999:blog-39456074051798888402024-03-13T03:21:45.756+03:00Kolon Kanseri | Kalın Bağırsak KanseriKolon Kanseri Kalın Bağırsak Kanseri Hakkında Güncel Bİlgiler Tedavi Şekilleri Tedavide Kullanılan İlaçlar Hastalıktan Korunma YollarıAnonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.comBlogger74125tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-31861979988508329052017-11-15T18:52:00.001+03:002017-11-15T18:52:33.804+03:00Ölümcül Akciğer Kanserleri Birden Fazla Genetik Değişiklik İle Oluşur<h3>
Kandan Yapılan Testler ile Küçük Hücreli Olmayan Akciğer Kanserlerinin Kompleks Genomik Yapısı Ortaya Çıkıyor</h3>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjdQl7MpUftuHpVujojfiukLPXYhQlAP5ymcwlIB1wSBmwigYOqxmY5moiwRyo-cQ8ixSR9E-mGCfLPAFVcuMRhFHypCzEvE2rKQhiYzPhJDkPFlJeTomNHO5dfHlKE6Cq2gJHqIfG02Ty5/s1600/akciger-kanseri-tedavi.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="küçük hücreli olmayan akciğer kanseri" border="0" data-original-height="194" data-original-width="259" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjdQl7MpUftuHpVujojfiukLPXYhQlAP5ymcwlIB1wSBmwigYOqxmY5moiwRyo-cQ8ixSR9E-mGCfLPAFVcuMRhFHypCzEvE2rKQhiYzPhJDkPFlJeTomNHO5dfHlKE6Cq2gJHqIfG02Ty5/s1600/akciger-kanseri-tedavi.jpg" title="akciğer kanseri" /></a></div>
UC San Francisco (UCSF) liderliğindeki yeni bir çalışma, çoğu kanserin tek bir hedefli ilaçla izole edilebilen baskın bir "sürücü" (driver) mutasyonunun neden olduğu onkolojideki dogmalara meydan okuyor. Bunun yerine, yeni araştırma, dünyanın en <b><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/akciger-kanseri.html" target="_blank">ölümcül akciğer kanseri</a></b> formlarından birini, kanser ilerlemesine neden olmak ve birlikte tümörlerin hedefe yönelik tedaviden kaçmasına izin vermek için birlikte çalıştığı ortaya çıkan çok sayıda farklı genin neden olduğu değişikler tarafından yönlendirildiğini buldu.<br />
<a name='more'></a><br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<div style="float: left; margin: 10px;">
<script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br /></div>
<br />
<br />
6 Kasım 2017'de Nature Genetics'te online olarak yayınlanan bu bulgular - bir hastanın kanserine katkıda bulunan mutasyon dizisinin tamamını tedavi edebilecek ve ilaç direncinin oluşmasını önleyebilecek yeni birinci basamak kombinasyon terapilerinin gerekli olduğuna kesinlikle inanıyor.<br />
<br />
"Şu anda hastalara farklı onkogen mutasyonları karşılıklı olarak müstesna gibi davranıyoruz. Bir EGFR mutasyonu varsa, size bir ilaç sınıfıyla tedavi ediyoruz ve bir <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-ras-sinyal-iletimi.html" target="_blank">KRAS mutasyonu</a> varsa, farklı bir ilaç sınıfı seçiyoruz. Şimdi böyle mutasyonların düzenli olarak bir arada yaşandığını görüyoruz ve bu nedenle yaklaşımımızı tedaviye uyarlamamız gerekiyor "diyen UCSF Tıp Merkezi onkologu Hematoloji ve onkoloji doçenti ve UCSF'de Helen Diller Family Comprehensive Cancer Center Üyesi Prof.Dr. Trever Bivona.<br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/akciger-kanseri.html">Akciğer Kanseri</a> dünya çapında kanser ölümünün önde gelen nedenidir. Hastalığı yönlendiren genetik mutasyonları belirleme çabaları birçok hastada yaşam beklentisini iyileştiren hedefli tedavilere yol açtı ancak bu ilaçlar eninde sonunda geçici olarak remisyona neden oluyor - er ya da geç, kanserler kaçınılmaz olarak her zamankinden daha ölümcül ilaç direnci ve dönüşü geliştiriyor.<br />
<br />
<script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
<br />
Redwood City merkezli Guardant Health ile birlikte 2 binin üzerinde hastadan alınan tümör DNA'sını analiz eden yeni UCSF önderliğindeki bu çalışma, ileri evre küçük hücreli olmayan (NSC) akciğer kanseri genetik alanını kapsamlı bir şekilde profilleyen ilk araştırmadır; hastalığın en yaygın şekli.<br />
<br />
"Alan," sürücü "mutasyonunun, tümörün büyümesini kontrol eden çok sayıda kişinin, aynı dirençle aynı toksikolojide yeni mutasyonlardan direndiğini varsayması üzerine yoğunlaştı. Ulusal kanser enstitüsü tarafından finanse edilen <a href="https://www.ucsf.edu/news/2017/10/408741/researchers-combat-drug-resistant-lung-cancer-new-nci-funded-center-ucsf" target="_blank">UCSF-Stanford Cancer Drug Resistance and Sensitivity Center</a>'nin eş direktörü olan Bivona, "Bir tümörün tedaviye karşı direnç geliştirebilmek için alabileceği çok sayıda farklı genetik yol bulunduğunu görüyoruz" dedi. "Bu, tedavinin ilk uygulandığında neden birçok tümörün zaten ilaca dirençli olduğunu açıklayabilir."<br />
<br />
Kanserin genetik heterojenitesinin ve genomik değişikliklerin üzerine yapılacak olan ek çalışmalarla bu konuda ortaya atılan görüşün daha kesin hale geleceği tartışmasızdır.<br />
<br />
Kaynak: <a href="http://www.newswise.com/articles/deadly-lung-cancers-are-driven-by-multiple-genetic-changes" target="_blank">Newswise</a><br />
<br />
Nature dergisinde yayınlanan bu çalışmanın <a href="https://www.nature.com/articles/ng.3990" target="_blank">Orjinal Araştırma makalesini</a> okumak için bağlantıya tıklayabilirsiniz.<br />
<br />
Bunlarda ilginizi çekebilir.<br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2015/12/e-sigara-dumaninda-zararli-molekuller.html" target="_blank">E-sigara Dumanında Zararlı Moleküller Belirlendi</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/11/yesil-cay-ve-unutkanlik.html">Yeşil Çay ve Unutkanlık</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/11/nsaid-bagirsak-kanseri-hucre-olumu.html">NSAID'ler bağırsak kanseri hücrelerinin ölmesini sağlıyor</a><br />
<br />
<br />Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-85277715709843819642015-12-27T18:55:00.000+02:002015-12-27T18:55:39.438+02:00E-sigara Dumanında Zararlı Moleküller Belirlendi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh2sKF8CSlfJP7VhFXC1jAATe2EV9_cxn3sXKq6pVOwQyqz5Adq8DOw6Uw_cFTXesZ6eqyyRXhHpXKsIvWWOtPNXdK2fMnj0SCCD2bPYZkrDuquRbg4sQD1Qc0IueBdBKE7ykgcNAiaqypm/s1600/elektronik-sigara.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="elektronik sigara ve etkileri" border="0" height="211" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh2sKF8CSlfJP7VhFXC1jAATe2EV9_cxn3sXKq6pVOwQyqz5Adq8DOw6Uw_cFTXesZ6eqyyRXhHpXKsIvWWOtPNXdK2fMnj0SCCD2bPYZkrDuquRbg4sQD1Qc0IueBdBKE7ykgcNAiaqypm/s320/elektronik-sigara.jpg" title="e-sigara zararları" width="320" /></a></div>
<br />
<br />
<div>
Elektronik sigaralar, duman yerine aerosol olarak isimlendirilen ve hava içinde yoğunlaşmış bir şekilde bulunan küçük likid partiküller üretmektedir. Penn State Tıp Fakültesinde araştırıcılar e-sigara içindeki serbest radikalleri ölçtüklerinde normal sigaraya oranla yaklaşık 100-1000 kat arasında değişen oranlarda daha az miktarlarda oldukça reaktif serbest radikalleri oluşturduğunu buldular.<br />
<a name='more'></a></div>
<br />
<br />
<div>
Elektronik sigaralar oldukça reaktif olan serbest radikaller üretir. Bu serbest radikaller hücre hasarına yol açarak kansere neden olabilmektedir. Dolayısı ile kullanıcılara bir sağlık problemi oluşturabilmektedir.</div>
<div>
<br />
<div style="float: left; margin: 10px;">
<script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br /></div>
<br />
E-sigaranın kullanımı artış göstermektedir. Yapılan anket çalışmalarında genç yetişkinlerin yaklaşık %20’sinin e-sigara denediği belirlenmiştir.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
E-sigara nikotini su buharında kullanıcısına ulaştırır. Normal sigaralarda ise nikotin tütünün yanması ile kullanan kişiye geçer. Pil ile çalışan e-sigaralar normal sigaranın yerine alternatif bir ürün olarak piyasaya sunulmuş durumdadır.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Artan popülaritesine rağmen sağlık ürerindeki etkileri hakkında fazla bir bilgi henüz bilenmemektedir.</div>
<div>
Halk sağlığı ve farmakoloji profesörü olan Dr. John P. Richie Jr., e-sigaraların daha sağlıklı ve normal sigaralar kadar zararlı olmadığına yönelik bir bakış olduğunu söylüyor. Ancak, e-sigara dumanını normal sigara dumanı ile kıyaslandığında daha az toksik madde içermesine rağmen, e-sigaranın içerisindeki potansiyel tehlikenin ortaya çıkartılması ve bunun en az seviyeye düşürülmesi gerektiğini vurguluyor.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Daha önceki çalışmalar, oksidatif stress ve hücre hasarına neden olan aldehitlerin az oranda bulunduğunu gösterdi. Fakat şu ana kadar serbest radikaller araştırılmadı ki bunlarda sigara dumanındaki oksidatif hasar vericilerin ana kaynağı durumundadır. Oldukça reaktif özellikte olan serbest radikaller sigara ilişkili kanserlerin, kalp hastalıklarının ve KOAH hastalıklarının temelini oluşturmaktadır. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Araştırıcılar e-sigara aerosolü içerisindeki serbest radikalleri ölçtüklerinde, e-sigara içerisinde normal sigara dumanına oranla 100 ile 1000 kat daha az serbest radikal olduğu bildiriyorlar.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bu çalışma e-sigara aerosolü içerisinde serbest radikallerin oldğunu gösteren ilk araştırma olarak bilim literatüründe yerini almış bulunuyor ve araştırmanın sonuçları “Chemical Research in Toxicology” dergisinde yayınlanmıştır.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bulunan serbest radikal miktarı hava kirliliği olan bir bölgeye kıyasla daha fazla ancak normal sigara dumanı ile karşılaştırıldığında daha az. E-sigarının serbest radikal oluşturma nedeni nikotinin cihaz ile yüksek sıcaklıklara ısıtılmasından kaynaklanıyor. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
E-sigaraların içerisindeki serbest radikallerin sağlık üzerindeki etkilerinin anlaşılması için daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyuluyor. Prof. Richie, e-sigaraların aerosolünün içerisinde bulunan serbest radikallerin varlığı nedeniyle, bunlara güvenilir denemeyeceğini belirterek. E-sigaraların potansiyel olarak zararlı olduğunu belirtiyor. Yapılan çalışmaların sonucunda e-sigaraların ne kadar zararlı olabileceği ortaya çıkarılmasını sağlayacaktır.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Kaynak:</div>
<div>
<a href="http://www.sciencedaily.com/releases/2015/12/151202095435.htm" rel="nofollow" target="_blank">Science Daily</a></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Makale;</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Reema Goel, Erwann Durand, Neil Trushin, Bogdan Prokopczyk, Jonathan Foulds, Ryan J. Elias, John P. Richie. Highly Reactive Free Radicals in Electronic Cigarette Aerosols. Chemical Research in Toxicology, 2015; 28 (9): 1675 DOI: 10.1021/acs.chemrestox.5b00220 </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bu yazıyı aşağıdaki bağlantıları kullanarak paylaşabilirsiniz</div>
<div>
<br /></div>
<br />
<script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
<br />
<div>
<br /></div>
<div>
İlginizi çekebilecek diğer yazılar<br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/11/yesil-cay-ve-unutkanlik.html">Yeşil Çay ve Unutkanlık</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/11/nsaid-bagirsak-kanseri-hucre-olumu.html">NSAID'ler bağırsak kanseri hücrelerinin ölmesini sağlıyor</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/11/prostat-kanseri-riskini-arttiran-23-genetik-varyant.html">Prostat kanseri riskini arttıran 23 genetik varyant belirlendi</a></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-30852703352218262892014-12-01T18:14:00.001+02:002014-12-01T18:14:49.320+02:00GRİ VE SOĞUK KIŞ GÜNLERİNE; RENKLİ LENSLERLE RENK KAT!!!<div style="text-align: center;">
<strong><a href="http://www.tr.airoptixcolors.com/" rel="nofollow" target="_blank"><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/lens-gorsel-20142711085226561.jpg" style="height: 145px; width: 250px;" /></a> </strong></div>
<br />
<div style="text-align: center;">
<strong>Alcon AIR OPTIX® COLORS kontak lensler; gri kış günlerinde bakışlarınıza renk katarak, ortamı ısıtmanıza yardımcı olacak.</strong></div>
<br />
<span style="font-size: 13px;">Göz bakımında dünya lideri Alcon tarafından üretilen ve güzellikle konforu aynı anda sağlayacak şekilde tasarlanan </span><strong>AIR OPTIX® COLORS</strong><span style="font-size: 13px;"> renkli lensler; kış günlerinin gri havasını dağıtmamıza yardımcı olacak.</span><br />
<br />
<strong>Parlak Mavi, Mavi, Gri, Gümüş Gri, Zümrüt Yeşili, Yeşil, Ela, Bal Rengi </strong><span style="font-size: 13px;">ve </span><strong>Kahverengi</strong><span style="font-size: 13px;"> ile 9 renkten oluşan geniş bir yelpaze sunan AIR OPTIX® COLORS kontak lensler; </span><strong>“3’ü 1 arada”</strong><span style="font-size: 13px;"> </span><strong>teknolojisi</strong><span style="font-size: 13px;"> ile doğal ve canlı bakışlara sahip olma imkanı sunuyor.</span><br />
<br />
<a name='more'></a><br /><br />
Koyu bordo ve koyu kırmızı rujlu dudakları; sadece bolca maskara kullanarak öne çıkartan bu kışın makyaj trendinde; AIR OPTIX® COLORS kontak lensler ile sade ama aynı zamanda baştan çıkarıcı bir etki yakalamak mümkün olacak.<br />
<br />
Silikon hidrojen yapısı ile lens içinden 6 kata kadar daha fazla oksijenin geçmesine izin vererek, gözlerin maksimum düzeyde nefes alabilmesine olanak sağlayan AIR OPTIX® COLORS kontak lensler; renkli bakışlara baştan çıkarcı bir doğallık ekliyor.<br />
<br />
Alcon tarafından nefes alma özelliğiyle, güzellik ve konforu aynı anda sağlayacak şekilde tasarlanmış <strong>AIR OPTIX® COLORS</strong> renkli lenslerinden; numaralı ve numarasız olarak edinmek mümkün.<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<a href="http://www.tr.airoptixcolors.com/" rel="nofollow" target="_blank"><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/banner_500x600p-20142711085920426.jpg" style="height: 456px; width: 380px;" /></a></div>
<br />
*Göz kontrolü ardından reçete ile satışa sunulan AIR OPTIX® COLORS renkli lenslerin, 1 ay süreyle günlük olarak kullanılması öneriliyor. AIR OPTIX® COLORS kontak lensleri; her bir eşsiz rengin, kullanıcının kendi göz rengiyle hafifçe karışmasına izin veren, irisin ince renk farkını taklit eden çığır açıcı üçü bir arada FreshLook® COLORBLENDS® teknolojisi ile üretiliyormuş. FreshLook® COLORBLENDS® teknolojisi ayrıca göz ile renk etkileşimini azaltmak için rengi lens malzemesi içinde muhafaza ediyor.<br />
<br />
<em>*AIR OPTIX® COLOR kontak lenslerinin uygunluğu için göz doktorunuzu ziyaret etmek zorunda olduğunuzu da unutmamakta fayda var.</em><br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<strong>AIR OPTIX® COLORS kontak lensler hakkında daha detaylı bilgi almak için; </strong></div>
<br />
<div style="text-align: center;">
<a href="http://www.tr.airoptixcolors.com/" rel="nofollow" style="font-size: 13px; line-height: 1.6em;" target="_blank"><strong>www.tr.airoptixcolors.com</strong></a></div>
<span style="font-size: 80%;">Bir <a href="http://www.boomads.com/?client=ac7e8a8fdf53461b8ea2b37061a2a534&offerid=778" rel="nofollow" target="_blank" title="boomads">boomads</a> advertorial içeriğidir.</span><script type="text/javascript">
boomads_offer_client = "ac7e8a8fdf53461b8ea2b37061a2a534";
boomads_offer_id ="778";
</script><br />
<script src="http://counter.boomads.com/scripts/offer.js" type="text/javascript"></script>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-6320556395497703662014-11-20T22:57:00.004+02:002015-12-27T19:09:14.879+02:00Yeşil Çay ve Unutkanlık<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh0NRYa9uvB0QVIt_K0aIYe5Xi5TcU_3n2siYephBIYoLLoFnk5JUiIb5270abFdqaPxmFNyhCssVIJ52kASLobylIbOxn62ijhJO7rZ1nCruuBCFkKeKUfCTjsyYpIVd8d0KGMg1IShzUy/s1600/yesil-cay-faydalar%C4%B1.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="yeşil cay kanser kalp hastalığı ve unutkanlık" border="0" height="212" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh0NRYa9uvB0QVIt_K0aIYe5Xi5TcU_3n2siYephBIYoLLoFnk5JUiIb5270abFdqaPxmFNyhCssVIJ52kASLobylIbOxn62ijhJO7rZ1nCruuBCFkKeKUfCTjsyYpIVd8d0KGMg1IShzUy/s1600/yesil-cay-faydalar%C4%B1.jpg" title="yeşil çayın faydaları nelerdir" width="320" /></a></div>Daha önceki yazımda<b> <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/04/kolon-kanserinde-yesil-cayn-etkileri.html">yeşil çayın kalın bağırsak kanseri hücrelerini</a></b><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/04/kolon-kanserinde-yesil-cayn-etkileri.html"> <b>öldürdüğünü</b></a> ve bunun nasıl gerçekleştiği hakkında bilgiler vermiştim. Bu yazımda da yine yeşil çay ile ilgili bulunmuş yeni bir veriyi sizlerle paylaşmak istiyorum.<br />
<br />
<b>Yeşil çay</b>, <i>Camellia sinensis</i> bitkisinin yapraklarından elde edilen çaydır. Günlük kullandığımız <b>siyah çay</b> ise yine aynı bitkiden elde edilir. Ancak, siyah çay için yapraklar yavaş yavaş kurutulurken, yeşil çayın elde edilmesinde ise yapraklar toplanır toplanmaz kavrularak hızla kurutulur. Dolayısı ile siyah çay kurutulma esnasında oksijenle tepkimeye girer, buna karşın yeşil çay ise hızlı bir şekilde kurutulduğu için oksijen ile tepkimeye girmesine izin verilmez.<br />
<a name='more'></a><br />
<br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><br />
Hem siyah çay hem de yeşil çay <b>kafein</b> içermektedir. Ancak yeşil çaydaki kafein oranı daha düşüktür. Her iki çayın da antioksidan özellikleri vardır. Miktar açısından dikkate alındığında yeşil çay daha hızlı kurutulduğu ve daha az işlem gördüğü için içerisindeki <b><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/05/kolon-kanserinde-fitokimyasallarn-onemi.html">antioksidan</a></b> miktarı siyah çaya oranla daha fazladır.<br />
<br />
İsviçre'de bulunan Basel Üniversitesi’nde çalışan bilim adamlarının yaptıkları araştırmada, <b>yeşil çay ekstresinin beyin faaliyetlerini güçlendirerek hafıza üzerine etki ettiğini</b> buldular. Araştırmanın sonuçları ''<i>Psychopharmacology</i>'' isimli bilimsel dergide yayımlandı.<br />
<br />
Basel Üniversitesi'nde yapılan bu çalışma, <b>yeşil çay özünün beyin aktivitesini arttırdığını</b> ortaya çıkardı. Ayrıca, yeşil çayın, psikiyatrik hastalıklar nedeni ile hafıza kaybı yaşayanların iyileştirilmesinde etkili olabileceğini gösteriyor.<br />
<br />
Araştırmaya katılanlardan bazılarına yeşil çay özünün bulunduğu bir içecek verildi ve daha sonra bu kişiler hafıza testine tabii tutuldu ve beyin görüntüleri incelendi.<br />
<br />
<i>Yeşil çay içenlerin beynindeki parietal ve ön prefrontal korteks bölümleri arasındaki bağlantının arttığı ve bu kişilerin testlerde daha başarılı olduğu belirlendi.</i><br />
<br />
Daha önce kanserle mücadele de etkili olduğu ve kalp-damar hastalıklarına iyi geldiği ortaya çıkan yeşil çayın ilk kez, <b>başta hafıza olmak üzere bilişsel faaliyetleri de güçlendirdiği</b> kanıtlanmış oldu.<br />
<br />
Tadı her ne kadar iyi olmasa da (çoğu kişiye göre) belirli aralıklarla yeşil çay tüketmenin sağlık açısından yararlı olabileceği yapılan çalışmalarla ortaya çıkarılmaktadır. <b>Yeşil çay içerek, kanserden korunduğunuz gibi aynı zamanda kalp damar hastalıklarından ve unutkanlıktan da korunabilirsiniz.</b><br />
<br />
Bu yazıyı aşağıdaki linkleri kullanarak paylaşabilirsiniz.<br />
<br />
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-56682587479412068992014-11-15T18:15:00.002+02:002015-06-05T12:04:29.961+03:00NSAID'ler bağırsak kanseri hücrelerinin ölmesini sağlıyor<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGS0lp1uWQN0ZjN3SwM_OPt8fbBbiNASJamEICbkmzjH-Y5-0SCw7zqknu4qXi86Y-m_NgLO-7W_atnW84wB_eWVHWMSY9V34qGVmugRNTnrHrHL_FVLW5xFTYQHBYYSPWHk7PkG3xw_DM/s1600/Nsaid+ilaclar-kanser.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="kolon kanserinde aspirinin etkisi" border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGS0lp1uWQN0ZjN3SwM_OPt8fbBbiNASJamEICbkmzjH-Y5-0SCw7zqknu4qXi86Y-m_NgLO-7W_atnW84wB_eWVHWMSY9V34qGVmugRNTnrHrHL_FVLW5xFTYQHBYYSPWHk7PkG3xw_DM/s1600/Nsaid+ilaclar-kanser.jpg" title="aspirin ve nsaid ilacların kansere etkisi" /></a></div><b>Aspirin ve diğer steroid olmayan anti-inflamatuar ilaçlar (</b><b>nonsteroidal antiinflammatory drugs, NSAID</b><b>)</b>, <b>kolon kanseri gelişimine karşı koruyucu etki gösteriyor.</b> Bu ilaçlar bağırsak kanseri hücrelerinde belirli genlerde <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2012/01/kanser-basit-bir-hastalk-degildir.html">mutasyon</a> taşıyan hücrelerin seçici bir şekilde ölmesini sağlamak adına <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/03/kolon-kanserinde-hatal-sinyal-iletimi.html">apoptotik</a> ölüm yolağının aktifleşmesini sağlıyor. Bu sonucun elde edildiği çalışma, Pittsburgh Üniversitesi Kanser Enstitüsü ve Tıp Fakültesinde görevli araştırıcılar tarafından gerçekleştirilerek Proceedings of the National Academy of Sciences dergisinde yayınlandı.<br />
<br />
<a name='more'></a><br />
<br />
<b>Hayvan deneylerinden ve klinik deneylerden</b> elde edilen veriler sonucunda<b> NSAID'lerin (aspirin, ibuprofen gibi)</b> bağırsak poliplerinin gelişmesini azalttığı uzun süredir biliniyor.<b> <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/p/kolon-kanseri-nedir.html">Bağırsak polipleri</a> </b>de daha önceki yazılarımda bahsettiğim gibi <b>kolon kanserinin</b> gelişmesinde ilk basamak olarak görülüyor.<br />
<br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><br />
Çalışmayı gerçekleştiren araştırıcılardan Dr. Lin Zhang, yapılan bu çalışmanın NSAID'lerin polip oluşumunu nasıl engellediğine dair biyokimyasal kanıtları açıklayabileceğini söylüyor. Ayrıca elde edilen bulguların <b>kolon kanserininin engellenmesi</b> için yeni ilaçların geliştirilmesi içinde kullanılabileceğini vurguluyor.<br />
<br />
Araştırıcılar deneysel hayvan kanser modelleri üzerinde çalaışmalar gerçekleştirdi. Ayrıca NSAID kullanan ve kullanmayan kolon kanseri hastalarının doku örneklerinde analizler yaptı. Buna göre, NSAID'ler <b>apoptotik yolağın ölüm reseptörleri</b> üzerinden işleyen sürecini aktive ettiğini belirlediler. Ölüm reseptörleri üzerinde aktifleşen bu apoptotik program sonucunda seçici bir şekilde APC geninde mutasyon taşıyan hücrelerin ölümü gerçekleşti. Sağlıklı hücrelerde APC mutasyonu olmadığı için NSAID'lerden herhangi bir zarar görmediler. <b>Bu açıdan bakıldığında NSAID'ler kanserleşme öncesinde olan polipleri ve erken tümör hücrelerinin kendilerini öldürmesini sağlıyor.</b><br />
<br />
Bu çalışmanın sonuçlarından elde dilen bulgulardan yola çıkılarak kolon kanserinin engellenmesi için daha etkili ilaçlar geliştirilebileceği düşünülmektedir. Dolayısı ile kolon kanseri açısından yüksek riski sahip olan bireylerde hastalığın gelişmesi engellenmiş olacaktır.<br />
<br />
<u>Ancak NSAID'lerin bilinçsiz bir şekilde yüksek miktarlarda kullanılmasının da aynı zamanda mide ve bağırsak sisteminde kanamalara ve ülserlerin oluşumuna neden olabileceği unutulmamalıdır. Bu nedenle doktorunuz tavsiye etmediği sürece NSAID özelliği olan ilaçları kolon kanserini engellemesi amacıyla kullanmamanız gerekmektedir.</u><br />
<br />
Yapılan çalışmalarla <b>NSAID</b> özelliğindeki yeni ilaçlar geliştirilerek yan etkilerinin ortadan kaldırılması ve <b>bağırsak kanserinin engellenmesi</b> için kullanılabilir ilaç formlarının keşfedilmesi mümkün olacaktır.<br />
<br />
Bu yazıyı aşağıdaki bağlantıları kullanarak paylaşabilirsiniz<br />
<br />
<b>Kaynak:</b> <a href="http://medicalxpress.com/news/2014-11-nsaids-colon-cancer-death-intestinal.html">MedicalXpress</a><br />
<br />
<b>Kaynak Makale:</b><br />
<br />
Brian Leibowitza, Wei Qiua, Monica E. Buchanana, Fangdong Zoua,Philip Vernona, Mary P. Moyere, Xiao-Ming Yinb, Robert E. Schoena, Jian Yua, and Lin Zhanga. <b>BID mediates selective killing of APC-deficient cells in intestinal tumor suppression by nonsteroidal antiinflammatory drugs</b>, PNAS, www.pnas.org/cgi/doi/10.1073/pnas.1415178111.<br />
<br />
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-84245405920150327162014-11-07T22:38:00.002+02:002015-06-05T12:04:36.799+03:00Prostat kanseri riskini arttıran 23 genetik varyant belirlendi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdXRfzqbnnF-pvEzmYsglhYHfXHiK2V_qne3WvhSEf1EnzUAQ2PHlCvVAa_XJxvgron7c8ScZkGZJhVQ_L3gd-PDq7T7jk6OqxsPRqO2ZldGw_3QKXY8EhLaYAab_za2Z9-g_47fpG0klq/s1600/prostat-kanseri.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="prostat kanseri risk faktörü" border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdXRfzqbnnF-pvEzmYsglhYHfXHiK2V_qne3WvhSEf1EnzUAQ2PHlCvVAa_XJxvgron7c8ScZkGZJhVQ_L3gd-PDq7T7jk6OqxsPRqO2ZldGw_3QKXY8EhLaYAab_za2Z9-g_47fpG0klq/s1600/prostat-kanseri.jpg" title="prostat kanseri genetik" /></a></div><b>Prostat kanseri</b> oluşmasında aile öyküsünün olması en önemli risk faktörüdür. Babası ya da erkek kardeşi gibi yakın akrabasında prostat kanseri olan bir erkeğin prostat kanseri geliştirme riski, <b>ailesinde prostat kanseri olmayan kişiye oranla, iki kat daha fazladır.</b> Dünyada olduğu gibi ülkemizde de görülme sıklığı yüksek olan bu <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2012/01/kanser-basit-bir-hastalk-degildir.html">kanser</a> üzerine çok yoğun araştırmalar yapılmaktadır.<br />
<br />
<a name='more'></a><br />
<br />
Bu araştırmalardan Moffitt Kanser Merkezi & Araştırma Enstitüsü'nde yapılan bir çalışmada <b>prostat kanseri gelişmesini etkileyebilecek olan 23 yeni genetik varyant</b> belirlendi. Yapılan meta-analizde 87.040 bireyde yapılmış olan çalışmalar istatistiksel olarak yeniden değerlendirildi. Daha önce yapılan genom çapında ilişkilendirme analizleri (Genome-wide association studies, GWAS) sonucunda Avrupa kökenli kişilerde 76 genetik varyant belirlenmişdi.<br />
<br />
<b>Bu çalışmada ise 10 milyondan fazla sayıda tek nükleotid polimorfizminin 43.303 protat kanseri hastası ve 43.737 sağlıklı bireyde meta-analizi yapıldı.</b> Çalışma grubunu oluşturan bireylerin, Avrupa, Afrika, Japonya ve Latin kökenli olduğu bildirildi.<br />
<br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><br />
Moffitt Kanser Merkezi & Araştırma Enstitüsü'nde görevli olan Dr. Thomas A. Sellers, Dr. Jong Park ve Dr. Hui-Yi Lin tarafından yürütülen bu çalışma 14 eylül tarihli Nature dergisinde yayınlandı.<br />
<br />
Yapılan bu çalışmanın sonuçlarına göre <b>prostat kanseri ile ilişkili olan genetik varyantların</b> sayısı 100'e ulaştı. Bu genetik varyantların test edilmesi prostat kanseri olma ihtimali olan erkeklerin tanımlanmasını sağlayabilir. <b>Ayrıca çalışmada belirlenen bu varyantları taşıyan erkeklerin prostat kanseri geliştirme riskinin normalden 6 kat daha fazla olduğu bildirildi.</b><br />
<br />
Dr. Park çalışma ile ilgili olarak, "<i>bu çalışma prostat kanseri riski ile ilgili olan genetik varyantların neredeyse tamamlanmış bir listesini oluşturdu. Bundan sonraki amacımız, bu çalışmadan elde edilen bilgilerin kulllanıldığı daha güvenilir testlerin geliştirilmesini sağlamak. Böylelikle var olan prostat kanseri tarama yöntemlerine yeni bir metod eklenmiş olmasını sağlayacağız</i>" dedi.<br />
<br />
Daha önceki yazımda DNA metilasyonu ve epigenetik etkilerin <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/11/meme-kanserinde-dna-metilasyonu-onemi.html">meme kanseri</a>ndeki önemi hakkında bilgiler veren bir haberi konu almıştım.<br />
<br />
Kaynak Makale;<br />
<br />
Al Olama AA, Kote-Jarai Z, Berndt SI, Conti DV, Schumacher F, Han Y, Benlloch S, Hazelett DJ, Wang Z, Saunders E, Leongamornlert D, Lindstrom S, Jugurnauth-Little S, Dadaev T, Tymrakiewicz M, Stram DO, Rand K, Wan P, Stram A, Sheng X, Pooler LC, Park K, Xia L, Tyrer J, Kolonel LN, Le Marchand L, Hoover RN, Machiela MJ, Yeager M, Burdette L, Chung CC, Hutchinson A, Yu K, Goh C, Ahmed M, Govindasami K, Guy M, Tammela TL, Auvinen A, Wahlfors T, Schleutker J, Visakorpi T, Leinonen KA, Xu J, Aly M, Donovan J, Travis RC, Key TJ, Siddiq A, Canzian F, Khaw KT, Takahashi A, Kubo M, Pharoah P, Pashayan N, Weischer M, Nordestgaard BG, Nielsen SF, Klarskov P, Røder MA, Iversen P, Thibodeau SN, McDonnell SK, Schaid DJ, Stanford JL, Kolb S, Holt S, Knudsen B, Coll AH, Gapstur SM, Diver WR, Stevens VL, Maier C, Luedeke M, Herkommer K, Rinckleb AE, Strom SS, Pettaway C, Yeboah ED, Tettey Y, Biritwum RB, Adjei AA, Tay E, Truelove A, Niwa S, Chokkalingam AP, Cannon-Albright L, Cybulski C, Wokolorczyk D, Kluzniak W, Park J, Sellers T, Lin HY, Isaacs WB, Partin AW, Brenner H, Dieffenbach AK, Stegmaier C, Chen C, Giovannucci EL, Ma J, Stampfer M, Penney KL, Mucci L, John EM, Ingles SA, Kittles RA, Murphy AB, Pandha H, Michael A, Kierzek AM, Blot W, Signorello LB, Zheng W, Albanes D, Virtamo J, Weinstein S, Nemesure B, Carpten J, Leske C, Wu SY, Hennis A, Kibel AS, Rybicki BA, Neslund-Dudas C, Hsing AW, Chu L, Goodman PJ, Klein EA, Zheng SL, Batra J, Clements J, Spurdle A, Teixeira MR, Paulo P, Maia S, Slavov C, Kaneva R, Mitev V, Witte JS, Casey G, Gillanders EM, Seminara D, Riboli E, Hamdy FC, Coetzee GA, Li Q, Freedman ML, Hunter DJ, Muir K, Gronberg H, Neal DE, Southey M, Giles GG, Severi G; Breast and Prostate Cancer Cohort Consortium (BPC3); PRACTICAL (Prostate Cancer Association Group to Investigate Cancer-Associated Alterations in the Genome) Consortium; COGS (Collaborative Oncological Gene-environment Study) Consortium; GAME-ON/ELLIPSE Consortium, Cook MB, Nakagawa H, Wiklund F, Kraft P, Chanock SJ, Henderson BE, Easton DF, Eeles RA, Haiman CA. A meta-analysis of 87,040 individuals identifies 23 new susceptibility loci for prostate cancer. Nat Genet. 2014 Oct;46(10):1103-9. doi: <a href="http://www.nature.com/ng/journal/v46/n10/full/ng.3094.html" target="_blank">10.1038/ng.3094</a>.<br />
<br />
<br />
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-41643491330505300342014-11-02T23:06:00.000+02:002015-06-05T12:05:03.937+03:00Meme Kanserinde DNA Metilasyonu Önemi <table cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="float: left; margin-right: 1em; text-align: left;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjdY_IjAFQ32m6YdURdIkqi3XWAW1H0ZQFFBjHd5vt1Gdx76I63LwucQiAXVIJsJhKtfQW-X66slsAIVuzAViPSQui0R2K2QVq_zuiRGAaXEXW_wnHhwDEQm1Hpa3Pt24xVsijkhHVSYvgN/s1600/meme-kanseri-epigenetik.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; margin-bottom: 1em; margin-left: auto; margin-right: auto;"><img alt="DNA metilasyonu ve meme kanseri" border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjdY_IjAFQ32m6YdURdIkqi3XWAW1H0ZQFFBjHd5vt1Gdx76I63LwucQiAXVIJsJhKtfQW-X66slsAIVuzAViPSQui0R2K2QVq_zuiRGAaXEXW_wnHhwDEQm1Hpa3Pt24xVsijkhHVSYvgN/s1600/meme-kanseri-epigenetik.jpg" height="320" title="meme kanseri epigenetik" width="320" /></a></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;"><span style="background-color: #f1f1f1; color: #888888; font-family: arial, sans-serif; font-size: 13px; line-height: 16px; text-align: left;">Image credit: Danvasilis/Wikimedia Commons</span></td></tr>
</tbody></table><h3>DNA metilasyonundaki değişiklikler meme kanseri oluşumunda da etkili</h3><b><br />
</b> <b>Meme kanseri</b> bazı ailelerde kalıtsal olarak görülmektedir. <b>Ancak genetik yatkınlığa neden olan BRCA1 ve BRCA2 genlerindeki mutasyonlar</b>, bazı ailelerdeki kalıtsal özellik gösteren kanser vakalarının sadece belirli bir kısmını açıklayabilmektedir. Dolayısı ile BRCA1 ve BRCA2 dışında henüz bilinmeyen ya da ortaya çıkartılamamış başka genetik faktörlerinde (epigenetik gibi) bu kanserin oluşmasına neden olabileceği akla gelmektedir.<br />
<br />
Bu amaçla yapılan bir çalışmada, <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/03/dna-metilasyonu-ve-kanser.html">DNA metilasyonu</a> ile ailesel meme kanseri arasındaki ilişki araştırıldı. Bu araştırmada, <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/04/epigenetik-degisiklik-nedir.html">DNA metilasyonu olarak bilinen epigenetik</a> bir değişikliğin meme kanseri aile hikayesi ile ilişkili olup olmadığı, meme kanseri açısından yüksek riske sahip ailelerdeki hastalıktan etkilenmemiş olan kadınlarda araştırıldı.<br />
<br />
<a name='more'></a><br />
<br />
Lissette Delgado-Cruzata, Hui-Chen Wu, Yuyan Liao, Regina M Santella ve Mary Beth Terry isimli araştırıcılar tarafından gerçekleştirilen bu çalışmanın sonuçları <i>Epigenetics</i> isimli bilimsel dergide yayınlanarak paylaşılmıştır.<br />
<br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><br />
New York'da Kolombiya Üniversitesi Tıp merkezinde yapılan bu çalışmada <b>DNA metilasyonunun meme kanseri ile ilişkisi</b> incelendi. Özellikle DNA metilasyonu ile meme kanseri açısından yüksek riske sahip olan ailelerde hastalığı taşımayan kadınlarda araştırıldı. Çalışma grubunu oluşturan bu kandınlardan alınan kan örnekleri alınarak lökosit olarak bilinen beyaz kan hücrelerindeki DNA metilasyon düzeyleri araştırıldı. Çalışmada araştırıcılar, <span style="background-color: #fff2cc;">LINE-1, Alu ve Sat2</span> için DNA metilasyon düzeylerini 333 kişide çalıştı.<br />
<br />
Bu çalışmanın sonucuna göre, lökositlerdeki <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/03/kanser-hucrelerinde-hatal-dna.html">DNA metilasyon seviyesinin kanser hastalığı</a> olmayan kadınlarda, aynı ailede hastalığa yakalanmış kiişilere kıyasla değişiklik gösterdiği belirlendi. DNa metilasyon düzeyindeki bu değişikliğinde aile içinde bazı bireylerde meme kanserinin görülürken diğerlerinde olmamasının nedenini açıklayabilecek olan bir faktör olduğu öne sürüldü.<br />
<br />
<i>Yüksek derecede kanser öyküsü bulunan ailelerde, beyaz kan hücrelerinin total DNA metilasyonunun düşük olduğu belirlendi ve bu durumun bu ailelerde meme kanserinin çok sık olarak gözlenmesinin bir açıklaması olabileceği ileri sürüldü.</i><br />
<br />
<b>Buna ek olarak meme kanserinin aile içerisinde çok fazla görülmesi, epigenetik değişikliklere ek olarak ailenin paylaştığı diğer genetik özelliklere ve çevresel faktörlerin varlığını da göstermektedir. </b><br />
<br />
Bu yazıyı aşağıdaki bağlantıları kullanarak paylaşabilirsiniz<br />
<br />
<b>Kaynak</b><br />
ScienceDaily; Landes Bioscience. "Epigenetics of breast cancer family history." www.sciencedaily.com/releases/2014/01/140107172017.htm<br />
<br />
<b>Orjinal Makale</b><br />
<br />
Lissette Delgado-Cruzata, Hui-Chen Wu, Yuyan Liao, Regina M Santella, Mary Beth Terry. Changes in DNA methylation by extent of breast cancer family history in unaffected women. Epigenetics, 2014; 9(2) DOI: 10.4161/epi.26880<br />
<br />
Benzer yazılar<br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/03/kolorektal-kanser-gelisiminde-dna.html">Kolorektal Kanser ve DNA Metilasyonu</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/03/kolon-kanseri-hucrelerinde-gorulen.html">Kolon Kanserinde Epigenetik Değişiklikler</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolorektal-kanserin-erken-tans-icin.html">Kanserin Erken Tanısı İçin Biyobelirteçler</a>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-68871444037431262442014-11-01T21:47:00.000+02:002014-11-01T21:49:03.271+02:00Akciğer Kanserinde Yeni Tedavi Geliştirildi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgkkwNsBGlELmRtnScIPbwQ4FFMR4c1zpt5xI2N4KaNgYTUi-28CqcOsOv01zK7xcIVGDndCdi8ljHBloAobldTHZ1r7C_xiIs6_9XnLOJwYbF6jcahv7kYmbLzNVU6oqY6-p19-TJS0CVg/s1600/akciger-kanseri-tedavi.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="kanser tedavisinde yeni ilaclar" border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgkkwNsBGlELmRtnScIPbwQ4FFMR4c1zpt5xI2N4KaNgYTUi-28CqcOsOv01zK7xcIVGDndCdi8ljHBloAobldTHZ1r7C_xiIs6_9XnLOJwYbF6jcahv7kYmbLzNVU6oqY6-p19-TJS0CVg/s1600/akciger-kanseri-tedavi.jpg" height="238" title="akciğer kanseri tedavisi" width="320" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: inherit;"><b>Araştırıcılar <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/akciger-kanseri.html">akciğer kanseri</a> hücrelerinin kendi kendini yok etmesini sağlayan bir ilaç kombinasyonu buldu.</b> Yapılan bu çalışmanın sonuçları, Liperpool'da düzenlenen Ulusal Kanser Araştırma Enstitüsü, Kanser Konferasında sunularak bilim dünyasına duyuruldu. </span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
Sağlıklı hücreler normalde kullanılmadığı zaman ya da artık ihtiyaç kalmadığı zaman kendilerini yok etme programı olarak bilinen <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2012/01/kanser-basit-bir-hastalk-degildir.html">apoptoz</a> işlemini başlatarak bir anlamda intihar ederler. <b>Ancak kanser hücreleri bu intihardan kaçarak ölümsüz hale gelir ve kontrolsüz bir şekilde çoğalmaya başlar.</b> Dolayısı ile tümör gelişimi gerçekleşir. </div>
<div class="MsoNormal">
</div>
<a name='more'></a><br />
<br />
<div class="MsoNormal">
İngiltere'de Kanser Araştırması Gerçekleştiren bir grup araştırıcı, akciğer kanseri hücrelerindeki bu hatayı onaran bir yöntem geliştirdi. Buna göre <b>akciğer kanseri hücrelerinin</b> kendini yok etme programı yeniden düzenlenerek aktif hale gelmesi ve kanser hücrelerinin ölmesi sağlandı.</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="float: left; margin: 10px;">
<script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br /></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
Akciğer kanser hücreleri ve farelerin kullanıldığı bu çalışmada, <b>TRAIL ve CDK9 inhibitörü</b> olarak bilinen iki ilacın birlikte kullanıldığı zaman hücrelerin ölmesini sağlayan moleküler anahtar mekanizmanın değişmesine neden olduğunu ve bu değişikliğinde kanser hücrelerini ölmeye zorladığı gösterildi.</div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
UCL Kanser Enstitüsünden Araştırmayı yürüten Professor Henning Walczak çalışmanın sonucu ile ilgili olarak, akciğer kanseri hücrelerinin kendilerini öldürmelerini sağlayan kontrol programının yeniden düzenlenmesi ile tedavi için tamamen yeni bir yöntem ortaya çıkmakta olduğunu ve bu yaklaşımın normal sağlıklı hücrelere zarar vermediğini söyledi. </div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
Bu çalışmanın bir sonraki aşamasının ise böylesi bir tedavi yaklaşımının diğer kanser hücrelerinde de etkili olup olmayacağının araştırılması olacağını bildiren Professor Henning Walczak, elde edilen bulguların son aşamada kanser hastalarının tedavisi için kullanılabilecek bir hale gelmesini ümit ettiklerini söyledi.</div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
Bu çalışmanın kanser hücrelerinin nasıl hayatta kalabildiklerini anlamaya yönelik araştırmaların bir ürünü olarak ortaya çıktığı ve bu konudaki bilgilerin tam olarak anlaşılması ile akciğer kanseri hastaları için <b>gelecek 20 yıl içinde etkili bir tedavi yönteminin</b> bulunabileceğini araştırıcılar tarafından bildirildi. <br />
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
Yapılan bu araştırmalardan elde edilecek bulguların bir araya getirilmesi ile<b> akciğer kanserine ek olarak diğer kanser türlerinin de tedavisi</b> için yeni yöntem ve ilaçların bulunması sağlanarak daha etkili ve verimli tedavi yöntemlerinin geliştirilmesine bir adım daha yaklaşmış olacağız. <br />
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
Bu yazıyı aşağıdaki bağlantıları kullanarak paylaşabilirsiniz.</div>
<div class="MsoNormal">
<script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
Kaynak</div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
Cancer Research UK. "Scientists trigger self-destruct switch in lung cancer cells." ScienceDaily. 30 October 2014. www.sciencedaily.com/releases/2014/10/141030213717.htm</div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
Diğer yazılar</div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/pankreas-kanseri-belirtileri-ve-tedavisi.html">Pankreas Kanseri Belirtileri ve Tedavisi</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/gece-yapilan-kanser-tedavisi-daha-etkili.html">Gece Yapılan Kanser Tedavisi Daha Etkili Olabilir</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/besin-takviyelerine-dikkat.html">Besin takviyelerine dikkat</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/kanseri-onleyen-mucize-besinler.html">Kanseri önleyen mucize besinler</a></div>
<br />
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-13711096447790566172014-10-31T10:30:00.000+02:002015-06-05T12:06:16.194+03:00Pankreas Kanseri Belirtileri ve Tedavisi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEit267TlPz8uF9d996QKx9Fifw5cO81iuuj5j-T2d8BW9sd0MGRd2pyLthSYUau2Dy9dFUcbIoM3kHgT0bJCS_zPVU9kKbiOSn5vnL3EFIfjccTDIyaIl7XK4cbnvp00qjXccQQKqvS9eJh/s1600/Pankreas-kanseri.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Pankreas Kanseri Nasıl Anlasılır" border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEit267TlPz8uF9d996QKx9Fifw5cO81iuuj5j-T2d8BW9sd0MGRd2pyLthSYUau2Dy9dFUcbIoM3kHgT0bJCS_zPVU9kKbiOSn5vnL3EFIfjccTDIyaIl7XK4cbnvp00qjXccQQKqvS9eJh/s1600/Pankreas-kanseri.jpeg" height="200" title="Pankreas Kanseri Belirtileri Nelerdir" width="150" /></a></div><b>Pankreas kanseri tanısı zor olan sinsi bir hastalıktır. Bu hastalığın başlıca belirtileri;</b><br />
<br />
* Nedensiz karın ağrıları<br />
<br />
* Sindirim sistemi bozuklukları<br />
<br />
* Bulantı<br />
<br />
* Kusma<br />
<br />
* Zayıflama<br />
<br />
* Sırt ağrılarıdır.<br />
<br />
Bu şikayetlerin olması durumunda pankreasta bir bozukluk olabileceğine dikkat çeken Dr. Taşçı <b>pankreas kanserinin erken aşamada anlaşılmasının hastanın daha uzun bir yaşam sürebilmesini sağlayacağını belirtti.</b><br />
<br />
<a name='more'></a><br />
<br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><br />
<b>Pankreas kanserinin nedenlerinin</b> de çeşitli etkenler olduğu biliniyor. Bunların içerisinde genetik faktörlerin yanında alkol, sigara ve tütün ürünlerinin kullanılması ve yağlı yiyecekler gibi çevresel faktörlerde büyük rol oynuyor.<br />
<br />
Prof. Dr. Hasan Taşçı, “Pankreas organının, karın boşluğunda, midenin arkasında, on iki parmak bağırsağı ile dalağın arasında, bel omurlarının, aort ve vena kava gibi kalptan giren büyük damarların önünde yer alıyor. <b>Pankreas, vücudun şeker metabolizmasında rol aldığı aynı zamanda protein sindiriminde de önemli rol oynar.</b> Vücudumuzda geri planda kalıyor gibi görünmesine rağmen çok büyük görev üstlenen bir organımızdır. Pankreasın karın içindeki derin yerleşimi ve önünde bazı organların bulunması tanıda zorluğa neden olduğundan, hastalığın tanısının büyük bir kısmı ileri evrede konmaktadır. <b>Pankreas kanserinde ileri yaş, sigara, alkol kullanımı, yağlı-kızarmış yiyecekler, erkek cinsiyet ve siyah ırk büyük risk faktörlerindendir</b>” dedi.<br />
<br />
<b>Pankreas kanserinin en belirgin belirtilerinin</b> hızlı kilo kaybı ile karında kitle-ağrı, bulantı ve kusma olduğunu söyleyen Prof. Dr. Hasan Taşçı, “Pankreas baş kısmında bir kitle oluşursa, sarılık ortaya çıkar ve en erken teşhis edilebilenler de pankreas başı kanserleridir. Pankreasın baş kısmının kanserleri erkenden sarılıkla ortaya çıktığı için bu hastalar erken teşhis bakımından şanslı hastalardır.<br />
<br />
<b>Pankreas Kanserinin tedavi yöntemleri</b> arasında en etkili çözüm cerrahi müdahaledir. Kan tahlilleri, ultrasonografi ve bilgisayarlı tomografi ve MR gibi radyolojik yöntemler hastalığın tanısının konmasında büyük faydalar sağlamaktadır” dedi.<br />
<br />
<i>Kanser hastalıklarından ölüm listesinde pankreas kanserinin ilk sıralarda olduğunu belirten Taşçı, her kanser hastalığında olduğu gibi pankreas kanserinde de erken teşhis hastanın ömrünün uzamasında en büyük rolü oynamaktadır dedi.</i><br />
<br />
<script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
<br />
Prof. Dr. Hasan Taşçı, “<b>Anlamlandırılamayan karın ağrıları, sindirim sistemi bozuklukları, diyabetin ortaya çıkması, zayıflama, sırt ağrıları gibi durumlarda pankreasta bir bozukluk olduğu akla gelmelidir</b>” ifadelerini kullandı.<br />
<br />
Tanısı zor koyulan bir kanser türü olan pankreas kanserinin oluşumunda da diğer kanserlerde olduğu gibi bazı genlerdeki mutasyonların oluşup bunların zamanla birikmesi ve bu mutasyonlara bağlı olarak çeşitli sinyal iletim yolaklarında bozuklukların meydana gelmesi etkili oluyor.<br />
<br />
Pankreas kanserinde <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2012/01/kanser-basit-bir-hastalk-degildir.html">kontrolsüz hücre çoğalması</a>na neden olan bu sinyal iletim sistemlerinin spesifik bir şekilde baskılanmasını sağlayacak olan ilaçların geliştirilmesi bu kanser türünün tedavisi için önemli bir adım atılmasını sağlayacaktır.<br />
<div><br />
</div><div>Bu yazıyı aşağıdaki bağlantıları kullanarak paylaşabilirsiniz</div><br />
<div>Diğer Yazılar</div><div><br />
</div><div><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/akciger-kanseri.html">Akciğer Kanseri Nedir</a></div><div><br />
</div><div><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/p/kolon-kanseri-nedir.html">Kolon Kanseri Nedir</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/p/kolorektal-kanser-nedir.html">Kolorektal Kanser Nedir</a></div>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-13551270393235631372014-10-30T23:44:00.003+02:002015-06-05T12:06:33.687+03:00Gece Yapılan Kanser Tedavisi Daha Etkili Olabilir<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhY_XOM0ZTYk-qxcoeo06wXtj20b8WvJaWeh3TZxqJimrM2sR6qozIq17NRQmXWTajI5RIks74aG303uOFdKwr6ZM8q7K14ua6rJSqdmDeAoWdyV1uSgaETg29H2jT2jK-AqADwWAmH7Sfs/s1600/kanser-hucresi-gece-gunduz.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhY_XOM0ZTYk-qxcoeo06wXtj20b8WvJaWeh3TZxqJimrM2sR6qozIq17NRQmXWTajI5RIks74aG303uOFdKwr6ZM8q7K14ua6rJSqdmDeAoWdyV1uSgaETg29H2jT2jK-AqADwWAmH7Sfs/s1600/kanser-hucresi-gece-gunduz.jpg" height="192" width="200" /></a></div><br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2012/01/kanser-basit-bir-hastalk-degildir.html">Kanser hücrelerinin</a> çoğalmasına ilişkin son yapılan ve Nature Communications isimli bilimsel dergide yayınlanan çalışmada, Weizmann Bilim Enstitüsünde görev alan araştırıcılar, <b>gece karanlığının tümör dokusunun büyümesi ve hücrelerin vücuda yayılmasını kolaylaştırabileceğini gösterdiler.</b><br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<a name='more'></a><br />
Araştırıcıların bu bulgusu, hücrede farklı reseptörler arasındaki ilişkiyi incelerken belirlendi. Çalışmada araştırılan bu reseptörler <b>epidermal büyüme faktörü reseptörü (epidermal growth factor receptor, <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/08/kolorektal-kanser-ve-egf-sinyal-iletimi.html">EGFR</a>)</b> ile <b>glukokortikoid (glucocorticoid,GC) reseptörü</b>dür.<br />
<br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><br />
<h4>Kanser tedavisinde yeni bir zamanlama</h4><br />
Çalışmadan elde edilen veriler incelendiğinde bazı antikanser ilaçlarının gece verilmesinin tedavi açısından daha etkili olabileceği anlaşılıyor.<br />
<br />
Weizmann Bilim Enstitüsü Biyolojik Regülasyon bölümünden Yosef Yarden, kanser tedavisinin bir zamanlama sorunu olabileceğini söyleyerek, kanser tedavisinin çoğunlukla gündüz vakitlerinde yapıldığını ve gündüz ise vücudun bağışıklık sisteminin kanser hücrelerinin yayılmasını zaten kendi kendine baskıladığını belirtiyor.<br />
<br />
Ayrıca Dr. Yosef Yarden elde ettikleri sonuçların yeni bir tedavi önerisi olmadığını bundan ziyade, var olan ilaçlarla yapılan tedavinin gündüz yerine gece yapıldığında daha etkili olabileceğini gösterdiğini bildiriyor.<br />
<br />
Bu yazıyı aşağıdaki bağlantıları kullanarak paylaşabilirsiniz.<br />
<br />
<br />
Kaynak Makale;<br />
<br />
Lauriola M, Enuka Y, Zeisel A, D'Uva G, Roth L, Sharon-Sevilla M, Lindzen M, Sharma K, Nevo N, Feldman M, Carvalho S, Cohen-Dvashi H, Kedmi M, Ben-Chetrit N, Chen A, Solmi R, Wiemann S, Schmitt F, Domany E, Yarden Y. <a href="http://www.nature.com/ncomms/2014/141003/ncomms6073/full/ncomms6073.html">Diurnal suppression of EGFR signalling by glucocorticoids and implications for tumour progression and treatment</a>. Nat Commun. 2014 Oct 3;5:5073. doi: 10.1038/ncomms6073.<br />
<br />
<script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
<br />
Son yazılar;<br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/akciger-kanseri.html">Akciğer Kanseri</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/besin-takviyelerine-dikkat.html">Besin takviyelerine dikkat</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/kanseri-onleyen-mucize-besinler.html">Kanseri önleyen mucize besinler</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/tekrarlayan-kolon-kanseri-biyobelirtec.html"><span id="goog_968012002"></span>Tekrarlayan kolon kanserinde biyobelirteç olarak 5 gen bulundu</a><span id="goog_968012003"></span><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/kanser-tedavisi-kisiye-ozel-yaklasim.html">Kanser tedavisinde kişiye özel yaklaşım</a>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-65427740894427883222014-10-29T02:08:00.001+02:002015-06-05T12:06:47.282+03:00Akciğer Kanseri<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh09r1RLZWDtuStloNJvkImu54roOhI16y0WF_8TcibYpkBLiV0K4PM4UnjkVq9CadIesTgCKKMKsopkl8IuefJrYO96eUGrsAu0tbuxNaM7YfMZcL3b_zOilOqCn7pMbc77iMqn9OIUCot/s1600/akciger-kanseri-sigara.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="sigara kanser nedeni" border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh09r1RLZWDtuStloNJvkImu54roOhI16y0WF_8TcibYpkBLiV0K4PM4UnjkVq9CadIesTgCKKMKsopkl8IuefJrYO96eUGrsAu0tbuxNaM7YfMZcL3b_zOilOqCn7pMbc77iMqn9OIUCot/s1600/akciger-kanseri-sigara.jpg" height="190" title="akciğer kanseri ve sigaranın etkisi" width="320" /></a></div>Akciğer kanseri günümüzde <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/">kanser nedenli</a> ölümlerin önde gelen nedenlerinden biri olmaya devam ediyor. <b>Erkeklerde prostat kanseri kadınlarda ise meme kanserinden sonra ikinci sırada gözlenen akciğer kanseri, ölüme neden olan kanserler arasında üst sıradaki yerini koruyor.</b><br />
<br />
<b>Akciğer kanserinin oluşmasındaki esas nedenin</b>, sigara kullanımı olduğu bilinen bir gerçek. Sigara akciğerlere ek olarak vücudun diğer organlarına da zarar veriyor. Ancak, sigara dumanı ile doğrudan maruz kalan akciğerler ise en fazla etkilenen organımız. Dolayısı ile sigara kullanımı hem akciğer kanseri hem de anfizem gelişimine yüksek oranda katkıda bulunuyor.<br />
<br />
<a name='more'></a><br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div>Bu iki hastalık vücudu önemli derecede etkileyerek tedavisi zor olan bir hastalık tablosunun ortaya çıkışına neden oluyor. Ancak sigarayı bırakmak için henüz geç olmuş değil, ne kadar erken sigaradan kurtulursanız akciğer işlevlerinin normale dönmesi için o kadar fazla şansınızın olduğunu unutmayın.<br />
<br />
<b>Sigarayı bırakmak aynı zamanda kalp hastalıkları riskini de azalttığı gibi sigaranın etkili olduğu serviks kanseri, mesane ve böbrek kanserleri ile <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/p/kolon-kanseri-nedir.html">kalın bağırsak kanseri</a> ve <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/p/kolorektal-kanser-nedir.html">rektum kanserlerinin</a> gelişme riskinin de azalmasına neden olur.</b> Sigara kullanmasanız bile dumanına pasif bir şekilde yoğun olarak maruz kalınması da akciğer dokusunun hasar görmesi için yeterlidir. Sigarayı bırakmak sağlıklı bir yaşam sürmeniz ve kansere yakalanma riskinizi düşürmeniz için atacağınız ilk adımdan birisidir.<br />
<br />
<h4>Sağlıklı beslenerek kanser riskini azaltabilirsiniz</h4><br />
Akciğer kanserini de içeren kansere yakalanma riskini azaltan diğer önemli iki adım meyve ve sebzeleri içeren <b>sağlıklı beslenme ve yeterli miktarda D vitamini</b> alınmasıdır. Sigara içmeseniz bile meyve ve sebze tüketimi aynı zamanda akciğer kanserine karşı sizi korumada etkili olacaktır. Sigara ve kötü beslenme tarzı kanser oluşumunda etkili olan iki önemli nedendir.<br />
<br />
<h4>D vitamini akciğer kanseri tedavisinde etkili olabilir</h4><br />
<b>Vitamin D aynı zamanda akciğer kanserinin engellenmesi için etkilidir.</b> Vitamin D'nin akciğer kanserinin engellenmesinde, tedavi ve sağ kalımında etkili olabileceğini bildiren çalışmalar bulunmaktadır. Kandınlar da ve genç bireylerde vitamin D'nin akciğer kanserinin önlenmesinde etkili olabileceği bildiriliyor. Akciğer kanseri için ameliyat edilmiş olan hastaların vitamin D kullanmasına bağlı olarak kullanmayanlara oranla sağ kalım oranının yüksek olduğu ve iyileşme sürecinin daha iyi olduğu gösterilmiştir.<b> Ancak unutulmamalıdır ki vitamin D'nin fazlası da zararlı olabilir bu nedenle vitamin D'yi bilinçsiz bir şekilde almak yerine güneş ışınları ile ya da kış aylarında vitamin D takviyesi ile almak etkili olabileceği gibi aşırı miktardaki vitamin D vücudun bağışıklık sistemini etkileyerek başka hastalıkların gelişmesine de neden olabilir.</b> Bu nedenle doktorunuza danışmanız ve doktorunuzun tavsiyesine göre vitamin D kullanmanız sağlığınız açısından daha etkili olacaktır.<br />
Çeşitli nedenlerle akciğer kanseri tedavi edilmesi zor olan bir kanser türüdür. Sigara kullanmış olan akciğer kanseri hastalarının vücutları uzun süreli sigara kullanılması nedeniyle zayıf düşer.<br />
<br />
Akciğerler ve göğüs kasları işlevlerini gerçekleştirmek için yani nefes alıp verebilmek için oldukça fazla enerji harcarlar. Bu nedenle akciğer kanseri ameliyatı sonrasında bu kas yapıları fonksiyonlarını yerine getirmek ve iyileşmek için normalden daha fazla enerjiye ihtiyaç duyar.<br />
<br />
<h4>C vitamini ve kanserden korunmak</h4><br />
Akciğer kanseri tedavisinde etkili olabilecek bir diğer vitamin türü ise hepimizin bildiği Vitamin C dir. <b>Vitamin C</b>'nin pek çok kanser hücresinin öldürülmesinde etkili olduğu gösterilmiştir. Araştırıcılar yapılan çalışmalar sonucunda vitamin C'nin kanser hücrelerine toksik olduğunu ancak normal vücut hücrelerine etkisiz olduğuna inanmaktadır. Bu nedenle<b> C vitamini</b> içeren meyvelerin tüketilmesi özellikle turunçgiller gibi, akciğer kanseri ve diğer kanserlerin engellenmesinde etkili olabilir.<br />
<br />
Bu yazıyı aşağıdaki bağlantıları kullanarak paylaşabilirsiniz.<br />
<script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
<br />
Diğer yazılar<br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2012/01/kanser-basit-bir-hastalk-degildir.html">Kanser Nedir ?</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/besin-takviyelerine-dikkat.html">Besin takviyeleri zararlı mı?</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/kanseri-onleyen-mucize-besinler.html">Kanseri önleyen gıdalar</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/kanser-tedavisi-kisiye-ozel-yaklasim.html">Kanser tedavisinde yeni bir boyut</a><br />
<br />
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-20473351269842223462014-10-23T20:21:00.001+03:002014-10-23T20:21:24.002+03:00Besin takviyelerine dikkat<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgX5YR-HZXzOwNdZiYA22FAwNDXXEbQIOiWEa42xJnf8yMrHl15HfpGzLXQYmU8gOvupnybMqtbor5f2h89FBqEFzlJmReu8MNNvQYRB6VjDjO8V_YEPVfO8Y6sjtH89wh_W-rNiFRrVOcN/s1600/besin-g%C4%B1da-takviyeleri.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgX5YR-HZXzOwNdZiYA22FAwNDXXEbQIOiWEa42xJnf8yMrHl15HfpGzLXQYmU8gOvupnybMqtbor5f2h89FBqEFzlJmReu8MNNvQYRB6VjDjO8V_YEPVfO8Y6sjtH89wh_W-rNiFRrVOcN/s1600/besin-g%C4%B1da-takviyeleri.jpg" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
Birçok <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/">kanser hastası</a> internet ve tanıdıklarından duyduğu bilgilerle <b>vitaminler, mineraller ve bitkiler</b> gibi diyet takviyeleri kullanıyor. Ancak bu durumu doktorlarına söylemekten çekiniyorlar. Hasta ile doktor arasındaki bu iletişim bozukluğu hastalar, doktorların bu yaklaşımlara karşı olumsuz olduğunu hissettikleri için oluşuyor. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Bunun bir sonucu olarak kanser hastaları diyet önerileri ile ilgili bilgileri güvenilmez kaynaklardan alarak kendilerini gereksiz yere riske atıyorlar.</div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<a name='more'></a><br />
<br />
<div style="text-align: justify;">
Tedavi amacıyla kullanılan bu diyet önerilerinin hakkında bilgi sınırlı olduğundan Texas Medical Branch Üniversitesi'nden araştırmacılar bir derlemede kanser hastalarının bakımında besin takviyesi kullanımının yönetimi için hasta ve doktor arasındaki iletişimin iyileştirilmesinin önemli olduğunu vurguladılar. Araştırıcıların bu makalesi <b>Current Oncology Reports</b> isimli dergide yayınlandı.</div>
<br />
<div style="float: left; margin: 10px;">
<script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<b>Dünyada, 2012 yılında bu tür diyet takviyelerine harcanan miktar yaklaşık 96 milyar dolar civarında olduğu tahmin ediliyor.</b></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Devam eden araştırmalara rağmen, <b>kanser tedavisinde diyet takviyelerinin etkinliği</b> hakkında az bilgimiz bulunuyor. Ne olursa olsun, birçok çalışma bu hastaların çoğunda besin takviyeleri gibi kendilerinin seçtiği tamamlayıcı kanser tedavisi formlarının kullandığını doğruladı.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Bu diyet takvileri hakkında bilginin az olması nedeniyle kanser hastalarının kullandıkları vitamin, bitki gibi besinleri doktorlarından saklamaması hastaların yararına olacaktır. Bilinçsiz bir şekilde kullanılan bu ürünler doktorunuzun uyguladığı tedavi sürecini etkileyerek kullandığınız ilaçların etkisinin azalmasına daha da önemlisi sağlığınızı tehlikeye sokacak yan etkilerin oluşmasına yol açabilir.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<b>Bu nedenle bilinçsiz bir şekilde besin takviyesi kullanmamak ve bu takviyeleri doktorunuza danışarak kullanmanız hastalığınızın kontrolden çıkmaması için gerekli olan bir koşuldur.</b></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Orjinal Araştırma Makalesi</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Moshe Frenkel, Victor Sierpina. The Use of Dietary Supplements in Oncology. Current Oncology Reports, September 2014 DOI: 10.1007/s11912-014-0411-3</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
İlgili diğer yazılar</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/kanser-tedavisi-kisiye-ozel-yaklasim.html">Kanser tedavisinde kişiye özel yaklaşım</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/kanserden-korunma-yollari-nelerdir.html">Kanserden korunma yolları nelerdir</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/yeni-kanser-asilari-inhibitorleri.html">Yeni Kanser Aşıları ve İnhibitörleri Geliştirildi</a><br />
<br />
Bu yazıyı aşağıdaki bağlantıları kullanarak paylaşabilirsiniz<br />
<br />
<script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-37745490729737452262014-10-20T00:42:00.000+03:002015-06-05T12:07:23.947+03:00Kanseri önleyen mucize besinler<div style="text-align: justify;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhZt1rqGZHtrZPgeM9kJoNu73CTg3xjWMhzOZkKG7c4RZXYZIHHXmU4EmD5w0oOFdltbbIaklgnOYSN8qoYL1C9PlCSSGmoCsWapGluHN5GQ_YNBvRPZilkzjcYp110J_vyHdNo-vkAWxBi/s1600/kanserle_savasan_yiyecekler.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhZt1rqGZHtrZPgeM9kJoNu73CTg3xjWMhzOZkKG7c4RZXYZIHHXmU4EmD5w0oOFdltbbIaklgnOYSN8qoYL1C9PlCSSGmoCsWapGluHN5GQ_YNBvRPZilkzjcYp110J_vyHdNo-vkAWxBi/s1600/kanserle_savasan_yiyecekler.jpg" height="200" width="132" /></a></div>Bu yazımızda sizlere <b>kanser gelişimini önleyen 10 mucize yiyecekten</b> ve bu konuda Uzm. Dyt. Müge Özyurt Şafak' ın verdiği bilgileri sizlerle paylaşmak istiyorum. Tabiki, çağımızın hastalığı olan <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/">kanserle mücadele</a> de şüphesiz sağlıklı ve dengeli beslenme büyük öneme sahip. Hele de mevsiminde tüketince! Ve öyle besinler var ki, vücudun bağışıklık sistemine katkılarıyla diğerleri arasından sıyrılıp bir değil birkaç adım öne çıkabiliyorlar. Üstelik onları mevsiminde tüketmemiz de son derece önemli. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">İşte Acıbadem Fulya Hastanesi’nden Uzman Diyetisyen Müge Özyurt Şafak, kanserle savaşan 10 besini ve tüketirken dikkat edilmesi gerekenleri anlattı. Peki ya “Bu besinleri sevmiyorum, sağlıklı da olsa tüketemem” diyenler? Dyt. Şafak, onlar için alternatif savaşçıları da açıkladı.<br />
<br />
<br />
<br />
</div><div style="text-align: justify;"></div><a name='more'></a><br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><h3 style="text-align: justify;">Greyfurt ve kansere etkisi</h3><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Greyfurt C vitamininden zengin bir meyve.</b> C vitamini vücuda zarar veren serbest radikallerle savaşan çok güçlü bir antioksidan olma özelliğine sahip. Kış aylarında günde 1 adet greyfurt tüketmek kişinin C vitamini ihtiyacının yüzde 70’ini karşılıyor. Üstelik yapılan çalışmalar C vitamininin solunum, özefagus (reflü), mide ve kolon kanserlerinin önlenmesinde de rol aldığını gösteriyor. Mevsiminde bir greyfurt tüketmek son derece yararlı. Ben greyfurt sevmem” diyorsanız alternatif olarak kivi, çilek, sivri biber ve kuşburnu da tüketebilirsiniz. Zira, hepsi de <b>greyfurtun yerine geçebilecek birer kanser savaşçısı. </b></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><h3 style="text-align: justify;">Kanserde yeşil çayın önemi </h3><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Hem kış hem yaz aylarının kanser savaşçısı; yeşil çay. <b>Güçlü antioksidanlar olarak bilinen kateşinleri içeriğinde barındırıyor ve <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/p/kolon-kanseri-nedir.html">kolon (kalın bağırsak) kanserine karşı</a> sizi koruyor.</b> Yapılan çalışmalar yeşil çayın içeriğindeki kateşinler sayesinde kanser riskini azalttığını ortaya koyuyor. Kateşinler siyah çayda da bulunuyor ancak yeşil çayın içeriği daha zengin. Bu nedenle siz siz olun <b>hem kışın hem de yazın günde 2 fincan yeşil çay içmeyi</b> ihmal etmeyin. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><h3 style="text-align: justify;">Kanser önlenmesinde brokoli, karnabahar ve lahananın etkileri</h3><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Brokoli, karnabahar, lahana gibi turpgiller grubundan olan kış sebzeleri, birçok anti kanserojen bileşikler içeriyor.</b> Bu bileşikler de <b><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2012/01/kanser-basit-bir-hastalk-degildir.html">DNA hücre hasarının önlenmesine</a></b> yardımcı oluyor ve özellikle mevsiminde yani kışın tüketildiğinde kanserden koruyor. Bu nedenle haftada 2-3 kez yaklaşık 200 gram kadar brokoli tüketmek çok faydalı.<br />
<br />
Sebzelerin uzun süre ısıya maruz kalması vitamin ve mineral kayıplarına neden olduğundan brokoli ve karnabaharı en iyisi buharda pişirin. Lahanayı ise su eklemeden düdüklü tencerede kısa sürede pişirebilir ve maksimum faydayı sağlayabilirsiniz. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><h3 style="text-align: justify;">Kansere karşı domates</h3><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Yaz aylarının şifa kaynağı domates, kanser riskini azaltmada potansiyel rollere sahip olan likopen içeriyor. <b>Isıl işlem uygulanmış yani pişmiş domatesteki likopenin etkisi ise daha da artıyor ve böylece antioksidan kapasitesi yükseliyor.</b> <i>Mevsiminde tüketilen domates antioksidan etkisiyle prostat, meme, sindirim sistemi, mesane, deri ve serviks kanseri riskini azaltıyor.</i> Siz siz olun yaz aylarında kanserden korunmak için tüm öğünlerinizde domates tüketmeye özen gösterin. Ama unutmayın, çoğunlukla da pişmiş olarak. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><h3 style="text-align: justify;">Mucize bitki sarımsak ve kanser</h3><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Binlerce yıldır birçok farklı tıbbi amaçla kullanıla geldi sarımsak. <b>İçeriğindeki sülfürlü bileşikler bağışıklık sistemini güçlendiriyor, tümör hücre çoğalmasını baskılayan enzimlerin etkinliğini artırarak kansere karşı koruyor.</b> Sarımsak sevmiyorsanız yine bu aileden olan soğan, pırasa gibi sebzeler de hücre hasarına karşı koruyucu güçlü bir antioksidan olan selenyum içeriyor.<br />
<br />
Ayrıca soğanda bolca bulunan quercetin adlı bileşik vücuda zarar veren serbest radikallerin yakalanmasında etkili. Araştırmalar sarımsak tüketimiyle başta mide kanseri olmak üzere mesane, kolon ve prostat kanseri arasında ters bir ilişki olduğunu ortaya koyuyor.<br />
<br />
Bu nedenle “hafta içi iş var, işyerinde rahatsız olabilirim ya da çevremdekileri rahatsız edebilirim” diye düşünmeyin, yemeklerinizde pişmiş soğan ve sarımsağa bolca yer verin. Üstelik pişmiş soğan ve sarımsak ağız kokusuna neden olmuyor. Son bir not; sarımsağı bütün olarak tükettiğinizde olumlu etkilerinin daha fazla olduğunu da bilin. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><h3 style="text-align: justify;">Keten tohumu kanser riskini azaltır</h3><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Günde 10 gram keten tohumunun meme kanseri riskini azalttığını biliyor muydunuz?</b> Keten tohumunda omega-3 yağ asitleri, alfa-linolenik asit, protein, yüksek oranda çözünür ve çözünmez posa ve lignanlar bulunuyor. Son yıllarda yapılan çalışmaların keten tohumunda bulunan lifli bileşiklerden lignan üzerine yoğunlaştığı görülüyor. Günde 10 gram keten tohumunun meme kanseri riskini azalttığı belirtiliyor. Ayrıca keten tohumu tüketiminin toplam ve LDL kolesterolü düşürdüğü ve damarlardaki birikimi azalttığı dikkat çekiyor. Keten tohumunu ister tek başına isterseniz yoğurtla birlikte yiyebilirsiniz.<br />
<script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><h3 style="text-align: justify;">Kuvvetli antioksidan özelliği ile kırmızı üzüm</h3><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Üzüm kabuğu güçlü bir <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/04/kolon-kanserinde-resveratrolun-etkileri.html">antioksidan olan resveratrol</a>’ün önemli bir kaynağını oluşturuyor. Laboratuvar çalışmaları üzüm ve üzüm suyunda bulunan fenolik bileşikler ile resvoratrol’ün kansere karşı koruyucu olduğunu gösteriyor. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><h3 style="text-align: justify;">Kansere karşı bal kabağı</h3><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">İşte kış aylarının mis gibi bir besin maddesi: Bal kabağı. <b>Çok güçlü bir antioksidan olan beta - karoten içeriyor. Beta-karoten kayısı, havuç, tatlı patates, Trabzon hurması ve turunçgiller gibi koyu sarı-turuncu renkli sebze ve meyvelerde de bulunuyor. </b>Serbest radikallerin neden olduğu hücre hasarına karşı koruyucu etkinlik gösteriyorlar. <b>Beta-karotenlerden</b> zengin beslenmenin özellikle menopoz öncesi dönemde meme kanserine karşı önleyici olduğu çalışmalarla gösteriliyor. Kış aylarında bal kabağını çorbalarınızda ya da püre olarak hazırlayıp yoğurtlu meze olarak da tüketebilirsiniz. Ancak aman dikkat! <b><u>Kabak tatlısında bolca kullanılan şekerin kanseri tetikleyici olduğunu unutmayın!</u></b></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><h3 style="text-align: justify;">Kansere karşı yulaf ezmesi ile savaşın</h3><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">İşte kansere karşı koruyucu özelliği yüksek bir besin maddesi daha: Yulaf. Yulaf, çözünebilir bir posa olan beta-glukan içeriyor. <b>Beta-glukan kandaki kolestrol seviyesini düşürerek, kalp damar hastalıkları riskini azaltıyor.</b> Yulaf ezmesi, kurubaklagiller, bulgur gibi tam tahıllı besinler de içerdikleri posa ve antioksidan bileşikler sayesinde kanserle mücadelede büyük önem taşıyor. Günde 1-2 çorba kaşığı yulaf ezmesinin yoğurtla birlikte tüketilmesi hem sindirim sistemine yardımcı oluyor hem de kansere karşı koruyucu özellik taşıyor.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><h3 style="text-align: justify;">Kanserle savaşta hepimizin sevdiği yaban mersini, çilek, böğürtlen ve ahududu </h3><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Yaban mersininde bulunan <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/05/kolon-kanserinde-quercetin.html">flavonoid bileşikler ve proantosiyanidinler</a> güçlü antioksidan etkileriyle kansere karşı koruyor. Ancak yaban mersinini tüketemeyenler için alternatif besinler de var. Örneğin çilek, kırmızı dut, böğürtlen ve ahududu gibi meyvelerde de benzer bileşikler bulunuyor. Şekerlerle kavrulmamış olan kuru yaban mersininden günde bir avuç yenilebilir. Taze yaban mersinini ise bir çay bardağı tüketebilirsiniz. Bunun yanında yaz aylarında rahatlıkla bulabileceğiniz kara dut veya böğürtleni de 1 çay bardağı kadar tüketerek flavanoid bileşiklerden faydalanabilirsiniz. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Görüldüğü gibi beslenme tarzımızı değiştirerek ve olabildiğince bitkisel kökenli yiyecekler tüketerek kanserden korunabiliriz. Bu yiyeceklerin içerisinde yer alan bitkisel flavonidler, kimyasallar (fitokimyasallar) sahip oldukları antioksidan özellikleri nedeniyle, hücrelerin kontrolsüz bir şekilde çoğalmasını engelleyerek sonunda kanser oluşmasını engellemede etkili olmaktadır. Kanseri önleme özelliği olan bu bitkilerin düzenli olarak tüketilmesi durumunda kanser hastalığından korunmak için gerekli olan adımlardan birini atmış olacaksınız.</div><div style="text-align: justify;"><br />
İlgili diğer yazılar</div><div style="text-align: justify;"><br />
<div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanseri-ve-zerdecal-curcumin.html">Kolon kanseri ve zerdeçal - curcumin</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserine-deve-dikeninden-elde.html" target="_blank">Kolon Kanserine Deve Dikeninden Elde Edilen Silibinin Etkileri</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-uzum-cekirdeginin.html" target="_blank">Kolon Kanserinde Üzüm Çekirdeğinin Etkisi</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/08/kolon-kanserinde-krmz-et-ve-islenmis-et.html">Kolon Kanserinde Kırmızı Et ve İşlenmiş Et Ürünlerinin Etkisi</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/07/kolorektal-kanserlerde-yasam-tarznn.html">Kolorektal Kanserlerde Yaşam Tarzının Önemi</a></div></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Bu yazıyı aşaağıdaki butonları kullanarak paylaşabilirsiniz..</div>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-24605514854470565542014-10-17T20:44:00.002+03:002015-06-05T12:08:12.993+03:00Tekrarlayan kolon kanserinde biyobelirteç olarak 5 gen bulundu<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgNB7p2RAvpT-fZCzElVgRgX4Wdvx1UrPFpMUVo8eRMf8q_ldTWpfzkZPbOKn7-GwjP72vpzS5LN_XdELGZ8id8aMqMCtAbSGSPnOsF0LaoLyCuQx1C077qEKUUl-jAXy9FhvmVnD80-EaD/s1600/doctor-79579__180.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="biyomarker ve bağırsak kanseri" border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgNB7p2RAvpT-fZCzElVgRgX4Wdvx1UrPFpMUVo8eRMf8q_ldTWpfzkZPbOKn7-GwjP72vpzS5LN_XdELGZ8id8aMqMCtAbSGSPnOsF0LaoLyCuQx1C077qEKUUl-jAXy9FhvmVnD80-EaD/s1600/doctor-79579__180.jpg" title="kolon kanseri biyobelirteç" /></a></div><div style="text-align: justify;"><b>Kolon kanserlerinde</b> yapılan bir araştırmada <b>5 farklı genin</b> hastalık gelişiminde etkili olduğu bulundu. Bu genlerin farklı bir şekilde ifadelendiği ve kolon kanserinin sınıflandırılmasında da kullanılabileceği bildirildi. Bununla birlikte 5 genin analiz edilmesiyle tedavi için uygun kararlarında verilmesinin mümkün olduğu da çalışma sonucunda ortaya çıkarıldı. Bu çalışma, Dr.David Garcia-Molleví’nin önderliğinde Catalan Institute of Oncology-Bellvitge Biomedical Research Institute’de yapıldı.</div><br />
<h4 style="text-align: justify;">Kolon kanseri için Biyobelirteç Arayışı</h4><a name='more'></a><br />
<br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><br />
<div style="text-align: justify;">Kolon kanseri her iki cinsiyette de görülür ve sıklığı oldukça yüksektir. Kolon kanseri tanısı alan hastaların büyük bir çoğunluğunda hastalığın derecesi orta evrelerdedir. Bu nedenle tedavi için kesin olarak kullanılabilecek ele alınır bir kriter bulunmamaktadır. Dolayısı ile <b>kemoterapiden</b> faydalanacak hastaların ayırımının iyi bir şekilde yapılması gerekmektedir. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Her bir tümörün özelliklerinin doğru bir şekilde belirlenebilmesi için <b>biyobelirteçlerin</b> bulunması gerekiyor. Belirlenen bu <b><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolorektal-kanserin-erken-tans-icin.html" target="">biyomarkerlar</a></b> her bir hasta da hastalığın gelişimi hakkında ipucu veribilecek özellikte olması tercih ediliyor. <b>Bu nedenlerle hem tümör dokusundaki kanser hücreleri hem de tümör dokusunda bulunabilen normal hücreler biyobelirteç araştırmaları için önemli birer kaynak durumuna geliyor.</b></div><div style="text-align: justify;"><script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><div style="text-align: justify;">Tümör mikroçevresinin biyobelirteçlerin bulunması amacıyla çalışılması <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/">kanser araştırmalarında</a> önem kazanıyor.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Bu çalışmada araştırıcılar <b>tümör mikroçevresinde</b> ifade edilen 5 farklı genin araştırılmasıyla, kolon kanserinden müzdarip olan hastalarda <b>hastalığın prognozunun doğru bir şekilde tahmin edilmesini </b>sağlayacağını buldular. Rutin teknikler kullanılarak sadece bu 5 genin araştırılması, kolon kanserinin tekrarlama olasığı hakkında doğru bir bilgi verirken aynı zamanda kolon kanserinde 2. evre olan hastaların <b>kemoterapiye karşı vereceği cevabın </b>da tahmin edilmesinde kullanılabileceği belirlendi. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Yapılan araştırmada belirlenen genler <i>PDLIM3</i>, <i>AMIGO2</i>, <i>SLC7A2</i>, <i>ULBP2</i> ve olarak isimlendirilmektedir. Belirlenen bu genlerin tam adları aşağıda verilmiştir.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><i>PDLIM3</i>: PDZ And LIM Domain 3</div><div style="text-align: justify;"><i>AMIGO2</i>: Adhesion molecule with Ig-like domain 2</div><div style="text-align: justify;"><i>SLC7A2</i>: Solute carrier family 7 (cationic amino acid transporter, y+ system), member 2</div><div style="text-align: justify;"><i>ULBP2</i>: UL16 binding protein 2</div><div style="text-align: justify;"><i>CCL11</i>: Chemokine (C-C motif) ligand 11</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Kaynak:</b> <a href="http://www.sciencedaily.com/releases/2014/09/140917120713.htm" target="_blank">Science Daily</a></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Orijinal Araştırma</b></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Mireia Berdiel-Acer, Antoni Berenguer, Rebeca Sanz-Pamplona, Daniel Cuadras, Xavier Sanjuan, Maria José Paules, Cristina Santos, Ramon Salazar, Victor Moreno, Gabriel Capella, Alberto Villanueva, David G Molleví. <b>A 5-gene classifier from the carcinoma-associated fibroblast transcriptomic profile and clinical outcome in colorectal cancer</b>. Oncotarget, Ağustos, 2014</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Son Yazılar</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/kanser-tedavisi-kisiye-ozel-yaklasim.html">Kanser tedavisinde kişiye özel yaklaşım</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/kanserden-korunma-yollari-nelerdir.html">Kanserden korunma yolları nelerdir</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/yeni-kanser-asilari-inhibitorleri.html">Yeni Kanser Aşıları ve İnhibitörleri Geliştirildi</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/kolon-kanseri-tipleri-nelerdir.html">Kolon kanseri tipleri nelerdir ?</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2012/01/kanser-basit-bir-hastalk-degildir.html">Kanser nedir, nasıl bir hastalıktır</a></div></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Bu yazıyı aşağıdaki butonları kullanarak paylaşabilirsiniz.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-62178328962183910722014-10-16T23:16:00.001+03:002015-06-05T12:08:22.156+03:00Kanser tedavisinde kişiye özel yaklaşım<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhW0RE4kcNf8bAJTIiC_YRWhTRMuBenEHwAuQ3PquRfFUjYKzJ0Dk03ah7w6an27Qd-tJMyqfkGmIhJGmSXUIvRU_0Ffub77mQSvLsIp-oesW2_lyG-c_cmlW2Sx1Z8D1zH3z9-oryQBoio/s1600/kanser-farmakogenetik.png" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="kanser tedavisi ve farmakogenetik " border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhW0RE4kcNf8bAJTIiC_YRWhTRMuBenEHwAuQ3PquRfFUjYKzJ0Dk03ah7w6an27Qd-tJMyqfkGmIhJGmSXUIvRU_0Ffub77mQSvLsIp-oesW2_lyG-c_cmlW2Sx1Z8D1zH3z9-oryQBoio/s1600/kanser-farmakogenetik.png" height="185" title="kişiye has kanser tedavisi" width="320" /></a></div><div style="text-align: justify;"><b>Her geçen gün <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/">kanser tedavi yöntemlerinde</a> yenilikler gündeme geliyor ve kanserin kişiye özgü tedavi edilebileceğine yönelik yeni bir bulgu elde ediliyor.</b> Bu tedavide öncelikle kişilerin anne ve babasından aktarılan genetik özelliklerine göre <b>farmako-genetik özellikleri</b> belirleniyor. Buradan elde edilen bilgilere göre de hastanın tedavide kullanılacak olan ilaca cevap verip vermeyeceği anlaşılmaya çalışılıyor.</div><br />
<div style="text-align: justify;"><b>Pek çok genetik özellik</b> ilaca verilen cevabın kanser hastaları arasında farklılıklar göstermesine neden olabiliyor. Bu genetik özelliklerin tedavi öncesinde belirlenmesi uygulanacak olan tedavi protokolünün etkili olup olmayacağının önceden bir sonucunu bildiriyor.</div><div style="text-align: justify;"></div><a name='more'></a><br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><div style="text-align: justify;">Bu bağlamda son olarak ülkemizde, <b>Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Tıp Fakültesi'nde</b>, kanser hastalarında kişilerin genetik yapısı incelenerek yeni tedavi yaklaşım yöntemi geliştirildiği haberi duyuruldu.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>GAÜN Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Moleküler Genetik Tanı, Hematoloji ve Doku Tiplendirme Laboratuvarı Sorumlusu Doç. Dr. Serdar Öztuzcu, yaptığı açıklamada, Türkiye'de yapılan testlerde öncülük etmeye başladıklarını belirtti.</b></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Hastalara moleküler genetik açıdan Türkiye'nin en gelişmiş merkezlerinden biri olarak hizmet verdiklerini aktaran Öztuzcu, "Yaptığımız çalışmalarla sadece yurt dışından teknolojiyi alıp tüketen değil, bilimsel değerler katarak üreten anlayışla ülkemizi uluslararası alanda hak ettiği yere taşıyacak anlayışın geliştirilmesine katkı yapmak istiyoruz" ifadelerini kullandı.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Son yıllarda kişiye özgü tedavi yöntemi üzerine önemli çalışmalar yaptıklarını vurgulayan Öztuzcu, <b>insanların genetik yapısının yüzde 99,9 birbirine benzediğini, yüzde 0,1'lik fark bulunduğuna</b> dikkati çekti.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Genetik yapıdaki bu özellikten dolayı kullanılan ilaçların fayda görme miktarında farklılıklar</b> olduğunu öne süren Öztuzcu, şunları kaydetti:</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">"ABD'den Massachusetts Üniversitesi ile eş zamanlı yürüttüğümüz bir proje kapsamında yaklaşık 2 yıldan buyana genetik testler yapmaktayız. Türkiye'de ilk kez bu sistemi hastanemizde kurduk. Sistem, üst düzey nanoteknoloji kullanılarak geniş bir tarama yapmamızı sağlıyor.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Öncelikle ilaç toksitesinin çok olması nedeniyle kanser tedavisi ve kemoterapi gören hastalar üzerinde çalıştık. Tanı yapıldıktan sonra tedaviye başlamadan önce hastanın ilaçlarla ilgili genetik profillerini çıkarıyoruz. Kanını alıp, DNA'sını ayırıyoruz. Birtakım ilaçlara karşı yavaş mı, hızlı mı yanıt verdiğini belirliyoruz. Bu bilgiler doğrultusunda ilaç dozları hesaplanıyor. Çünkü ilacı az verirseniz vücut bunları hızlı bir şekilde dışarıya atıyor, <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2012/01/kanser-basit-bir-hastalk-degildir.html">kanser hücrelerini</a> öldüremiyor. Örneğin iki ayrı hastaya aynı miktarda ilaç verdiğinizde birisinde tümör hücresini öldürüyor, diğerini öldüremiyor. Bu nedenle kişinin <b>farmako genetik</b> tanısını yapıyoruz. Bu şekilde tedavi yöntemini ve verilecek ilaç miktarını belirliyoruz."</div><div style="text-align: justify;"><script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><div style="text-align: justify;"><br />
Son iki yılda 500'ün üzerinde hastada çalışma yaptıklarına işaret eden Öztuzcu, konuya ilişkin hazırladıkları bilimsel yayından sonra ileriye yönelik çalışmaların devam edeceğini aktardı.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Öztuzcu, SGK'nın bu tip çalışmalara daha fazla destek olması halinde, milyonlarca liralık ödemeden kurtulacağını da vurguladı.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Gün geçtikçe kanser hakkında bilgilerimizin artmasıyla kişiye özgü tedavinin olabilirliği ve pratikte kullanılması daha yaygın hale gelecektir. Bununla birlikte hastalığın erken aşamada tanımlanması, hastalığın seyri ve tedaviye cevabın nasıl olabileceğini anlamamızı sağlayan biyobelirteçlerin ya da biyomarkerların bulunmasıyla kanser tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi ve tam anlamıyla yapılabilmesi için verilen mücadele de önemli adımlar atmış olacağız. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Benzer şekilde <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/08/kolorektal-kanserinde-kisiye-ozel.html" style="text-align: start;">Kolorektal kanseri için kişiye uygun tedavi</a> hakkındaki yazıya bağlantı üzerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><br />
<span style="text-align: justify;">Konu ile ilgili diğer yazılar</span><br />
<div style="text-align: justify;"><br />
</div><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/kanserden-korunma-yollari-nelerdir.html">Kanserden nasıl korunulur ?</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/yeni-kanser-asilari-inhibitorleri.html">Yeni Kanser Aşıları ve İnhibitörleri Geliştirildi</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/kolon-kanseri-tipleri-nelerdir.html">Kolon kanseri çeşitleri nelerdir ?</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kansere-yakalanma-riski-kan-testi.html">Kanserin erken tanısı için yeni bir kan testi</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-kanser-kok-hucreleri.html">Kolon kanseri ve kanser kök hücreleri</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanseri-mikrosatellit-kararsizligi.html">Kalın Bağırsak Kanserinde Mikrosatellit Kararsızlığı</a><br />
<br />
Bu yazıyı aşağıdaki butonları kullanarak paylaşabilirsiniz.Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-48419980420957088472014-10-14T22:43:00.000+03:002015-06-05T12:08:31.731+03:00Kanserden korunma yolları nelerdir<div style="text-align: left;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhfwTt0WuWWsvPqIhj8dpp4vSlNaRLfMvNlwdYYrhWfjLoo-pGxKa8uVgH4if0kIIKDkIEiEFbW8LLMsaotZOFxZDh1AI4-qJMbANS5MGErme70TLmivX7h7wmCl0LQyUY6ixOcCdvAQ_kr/s1600/salad-374173__180.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em; text-align: justify;"><img alt="kanserden nasıl korunulur" border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhfwTt0WuWWsvPqIhj8dpp4vSlNaRLfMvNlwdYYrhWfjLoo-pGxKa8uVgH4if0kIIKDkIEiEFbW8LLMsaotZOFxZDh1AI4-qJMbANS5MGErme70TLmivX7h7wmCl0LQyUY6ixOcCdvAQ_kr/s1600/salad-374173__180.jpg" height="213" title="kanserden korunma yolları" width="320" /></a><span style="text-align: justify;">Kanserden korunma yöntemi olarak dikkate alabileceğiniz bazı bazı öneriler, Avrupa Birliğinin dördüncü kanserle mücadele kodunda hazırlanarak Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı (IARC) tarafından yayınlanandı.</span></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Bu konuya ilgili olan bilim insanları tarafından 2 yıl süren bir çalışmanın ürünü olarak ortaya çıkan bu öneriler tamamen bilimsel kanıtlara dayalı bir şekilde hazırlandı. Daha sağlıklı bir hayat sürülmesi ve kanser hastalığının engellenmesinin amaçlandığı ilgili metinde <b>kanserle mücadelenin</b> ana unsurunun, bu hastalığın önlenmesi ve sağlıklı yaşam stratejileri olduğu vurgulandı. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Kanser Daire Başkanı Doç. Dr. Murat Gültekin,</b> AA muhabirine yaptığı açıklamada, Uluslararası Kanser Araştırma Ajansına (IARC) Türkiye'nin de üye olduğunu ve raporun hazırlanmasına katkı sağlandığını bildirdi.</div><div style="text-align: justify;"></div><a name='more'></a><br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><div style="text-align: justify;">Raporun 3 kademeden oluştuğunu, bugün açıklanan bölümün birinci kademe olduğunu ifade eden Gültekin, ikinci kademede toplumun kanserle ilgili sorularına yanıtlar bulunacağını, üçüncü kademede ise sağlık profesyoneleri olan uzmanlara yönelik kanıta dayalı bilimsel raporlar yer alacağını söyledi.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Gültekin, alınan karar doğrultusunda AB üyesi ülkelerin ulusal kanser kontrol programları hazırlayacağını belirterek, "Bu kontrol programlarıyla kanserle mücadelede nereden nereye gelindiğine bakılacak. Türkiye kanser kontrol programını bir çok ülkeden önce hazırladı ve uygulamaya koydu" diye konuştu.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">AB yılda kanser için 168 milyar avro harcadığını, bunun sadece %2,7' sinin kanseri önlemeye yönelik olduğunu vurgulayan Gültekin, 2020'ye kadar bu oranın artmasının ve tarama programlarının geliştirilmesinin öngörüldüğünü bildirdi.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Buna göre Avrupa Birliği 4. Kanserle Mücadele Kodunda yer alan uyarı ve önlemler aşağıda verilmiştir.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><h4 style="text-align: justify;">Kanserden korunmak için dikkat edilmesi gereken uyarılar ve önlemler</h4><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><i>Başta sigara olmak üzere tütün ürünlerini kullanmayın.</i> Ev ve iş yerinizin dumansız olmasını sağlayın ve bunun için ev ve iş yerinde sigara içilmemesini sağlayın.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Pasif içicilikten uzak durun sigara içilen ortamlarda bulunmayın.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Egzersiz ve yürüyüş</b> gibi hareketlilikleri yaşamınıza dahil edin. Hareketsiz geçirdiğiniz zamanları en aza indirmeye çalışın</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><i>Sağlıklı vücut ağırlığınıza ulaşmak ve sonrasında da bu kiloyu korumak için çalışın.</i></div><div style="text-align: justify;"><script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b><br />
</b> <b>Tahıl, baklagil, sebze ve meyve</b> içeren beslenme tarzını benimseyin, kısacası sağlıklı beslenin. Özellikle şekerli çeçekler başta olmak üzere yüksek kalorili gıdalar tüketmemeye çalışın.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><i>Kanseri önlemek için hiç alkol tüketmemek daha fazla önerilmekle beraber eğer alkol tüketecekseniz de bunu sınırlayın.</i></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Kendinizin ve çocuklarınızın aşırı derecede güneş ışınına maruz kalmamasını sağlayın.</b> Bunun için güneş koruyucu özellikte olan kremleri kullanabilirsiniz.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">İş yerlerinizde kansere yol açabilecek etkenlerden güvenlik ve sağlık talimatlarını okuyarak korunun.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Evinizdeki radon düzeyinin yüksek olup olmadığını öğrenin ve eğer yüksekse gerekli önlemleri alın.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><h4 style="text-align: justify;">Kanserden korunmak için özellikle kadınların dikkat etmesi gereken uyarılar ve önlemler</h4><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Emzirmek meme kanseri gelişim riskini</b> düşürmekte ve meme kanseri olmadan bir yaşam sürebilmenizin kapılarını açabilmektedir. Bu nedenle çocuğunuzu emzirmeniz, tabiki sağlık açısından uygun olduğu sürece, kanser riskinin azaltılması için tavsiye edilmektedir.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Bazı kanserlerin gelişim riskini arttırdığı bilinen <b>Hormon Replasman Tedavisinin</b> (HRT) bu kullanımını sınırlayın.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Çocuklarınızın Hepatit B ve HPV aşılama programlarına alınmasını sağlayın.</b></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Meme kanseri</b>, <b>Rahim ağzı kanseri</b>, <b><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/p/kolon-kanseri-nedir.html">kolon kanseri</a></b> ve <b><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/p/kolorektal-kanser-nedir.html">rektum kanserleri</a></b> için gerçekleştirilen tarama programlarına katılmayı ihmal etmeyin.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Bu raporda verilen temel uyarı ve önlemleri dikkate alarak siz de <b>kanserden korunabilir ve sağlıklı bir yaşamın</b> ilk adımlarını atmaya başlayabilirsiniz.<br />
<br />
<br />
İlginizi çekecek diğer yazılar<br />
<br />
<div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/yeni-kanser-asilari-inhibitorleri.html">Yeni Kanser Aşıları ve İnhibitörleri Geliştirildi</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/kolon-kanseri-tipleri-nelerdir.html">Kolon kanseri tipleri nelerdir ?</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kansere-yakalanma-riski-kan-testi.html">Kansere yakalanma riskini belirleyebilen yeni bir kan testi</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-kanser-kok-hucreleri.html">Kolon kanserinde kanser kök hücreleri</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/03/kolorektal-kanserden-nasl-korunulur.html">Kolorektal Kanserden Nasıl Korunulur</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;">Yazıyı aşağıdaki buyonlar aracılığı ile paylaşabilirsiniz..</div></div>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-38618022662279518962014-10-11T22:48:00.002+03:002015-06-05T12:08:41.817+03:00Yeni Kanser Aşıları ve İnhibitörleri Geliştirildi<h3 style="text-align: justify;"><span style="color: #cc0000;">Kanser tedavisi içim iki yeni kanser aşısı</span><span style="color: #cc0000;"> </span><span style="color: #cc0000;">ve</span><span style="color: #cc0000;"> </span><span style="color: #cc0000;">iki yeni inhibitör</span></h3><div style="text-align: justify;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiw4-fiY4r4YtMRZUdxOaoNX8gJL_5lz-8nhkgDghOUak8RFCAjBsjgfZ3OzSsqhrlwWVE0_Qdh07bgB2nH5iIj9KlRvukpWfV2a7C3SY8F0yxGgX9I0zmiapxHgoPXZexxqVzAMdUjwKnu/s1600/cancer-389921__180.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="bagırsak kanseri aşısı" border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiw4-fiY4r4YtMRZUdxOaoNX8gJL_5lz-8nhkgDghOUak8RFCAjBsjgfZ3OzSsqhrlwWVE0_Qdh07bgB2nH5iIj9KlRvukpWfV2a7C3SY8F0yxGgX9I0zmiapxHgoPXZexxqVzAMdUjwKnu/s1600/cancer-389921__180.jpg" height="210" title="kanser aşısı kolon kanseri" width="320" /></a>Kanser tedavisinde etkili olabilecek <b>iki yeni kanser aşısı</b> ve <b>iki yeni inhibitörün</b> geliştirildiği, OncoImmunology isimli bilimsel dergide yayınlanan iki çalışma ile duyuruldu. Buna göre yeni peptid aşıları ile HER3 ve <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2012/02/kolon-kanseri-gelisiminde-insulin.html">IGF1R</a> reseptörlerini hedef alan inhibiötörlerin çeşitli kanserlerin daha etkili bir şekilde tedavisinde kullanılabileceği ve <b>kanser hastalarının yaşam süresini</b> uzatabileceği bildirildi.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><div style="text-align: justify;"><b>Ohio State University, kanser araştırma merkezinde</b> yürütülen bir çalışmada araştırıcılar antikanser özellik gösteren iki yeni peptid aşı ile iki yeni inhibitör geliştirerek <b>kolon kanseri</b> başta olmak üzere diğer kanserlerinde tedavisinde etkili olabilecek önemli bir başarı kaydetti.</div></div><div style="text-align: justify;"></div><a name='more'></a><br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><div style="text-align: justify;">OncoImmunology dergisinde yayınlanan iki farklı makalede geliştirilen bu inhibitörler ile peptid aşıların HER-3 ve IGF-1R reseptörlerini hedefleyerek kanser hücrelerini etkilediği bildirildi. Geliştirilen toplam 4 ajanın hepsi <b>kanser hücre hatlarında ve hayvan modellerinde</b> etkili sonuçlar ortaya koyarak önemli derecede anti-tümör cevabın oluşmasına yol açtı.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Bu çalışmalardan elde edilen bugular iki farklı hedef molekülün aynı anda baskalanmasını sağlayan iki farklı ajanın birlikte kullanılması durumunda her iki ilacın tek başına gösterdiği antikanser aktivitesine oranla daha etkili olduğu bildirildi. Ayrıca klasik olarak kullanılan tek ajanlı HER-2 hedefli tedavide ortaya çıkan dirençinde bu iki ilacın birlikte kullanılmasıyla ortadan kalktığı bulundu. <b>Bu durum <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/p/kolon-kanseri-nedir.html">kemoterapiye dirençli olan kolon kanseri hastalarında</a> iki ilacın birlikte kullanılarak tedavinin daha etkili bir şekilde olabileceğini gösteriyor.</b></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Keşfedilen iki yeni immünoterapi peptidlerinin birlikte kullanılmasının <i><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com.tr/2014/08/kolorektal-kanser-tedavisinde-guncel.html">EGFR</a></i>, <i>HER-2</i>, <i>HER-3</i> veya <i>IGF-1R</i> sinyal iletimlerinde kusurlar olan çok sayıda kanserde etkili olarak tedaviye verilen cevabın artabileceği araştırıcılardan Dr. Pravin Kaumaya tarafından bildiriliyor.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>IGF-1R</b> (insülin benzeri büyüme faktörü reseptörü 1 R, insulin-like growth factor receptor 1R) hücre büyümesi, proliferasyonu, farklılaşması ve gelişiminde önemli bir rol oynar ve meme, pankreas ve kolon kanserlerinde aşırı eksprese edilir.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>HER3</b> – (insan epidermal büyüme faktörü reseptörü 3, human epidermal growth factor receptor 3) - sıklıkla <i>EGFR</i>'yi ve <i>HER2</i>’yi sentezleyen kanserlerde miktarında ve aktivitesinde artış olur.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Deney hayvanlarında yapılan ççalışmalar, her iki aşının da kanser hücrelerinin çoğalmasını baskıladığını ve reseptör aktivasyonunu engellediğini ortaya koymuştur. Buna bağlı olarak kanser hücrelerinin apoptozis ile ölmesi sağlanarak antikora bağlı hücresel toksisitenin gerçekleşmesi sağlanmıştır. Son olarak da deney hayvanındaki yümör mdokusnun önemli bir derecede küçülmesini sağlamıştır.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Benzer şekilde peptid inhibitör molekülleri de kanser hücrelerinin çoğalmasını baskılamış ve reseptör aktivasyonunu engellemiştir.</div><div style="text-align: justify;"></div><script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
<br />
<div style="text-align: justify;">Bu çalışmada araştırıcılar meme kanseri, kolon kanseri ve pankreas kanseri gibi farklı kanserlere ait hücre hatları kullanışlardır, ayrıca iki farklı hayvan tümör modeli de oluşturarak <i>HER-3</i> ve <i>IGF-1R </i>inhibitörlerinin tek başına ve <i>HER-2</i> ile <i>EGFR</i> inhibitörleri ile birlikte etkisini araştırdılar. Bu çalışmanın sonucunda tek bir ilaçla immunoterapi yapmak yerine iki farklı ajanın kullanılmasıın daha etkili olduğu da gösterildi. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Çalışmada belirlenen esas sonuçlar şunlardır</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">•<span class="Apple-tab-span" style="white-space: pre;"> </span>Hem <i>HER-3</i> hem de <i>IGF-1R</i> aşılarının epitopları tavşanlarda yüksek düzeyde immünojenik olduğu bulundu ki böylelikle yüksek miktarda aktif antikor elde etmek mümkün oldu</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">•<span class="Apple-tab-span" style="white-space: pre;"> </span><i>HER3</i> aşısı ile <i>IGFR1 </i>inhibitörünün birlikte kullanılması, kanser hücre çoğalmasını %60’dan daha fazla oranda azalttığı belirlendi. Ayrıca bu birliktelik, <i>HER-3</i> inhibitörünün tek başına kullanılmasına göre %40 ve IGFR1 inhibitörünün tek başına kullanılmasına oranla %30 daha fazla etkili olduğu gösterildi.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">•<span class="Apple-tab-span" style="white-space: pre;"> </span>Özellikle trastuzumab dirençli olan meme kanseri hücre hatlarında, <i>HER2</i> ile <i>HER3</i> ya da <i>HER2</i> ile <b>IGFR1</b> kombinasyonu sinerjistik etki gösterdiği bulundu.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">•<span class="Apple-tab-span" style="white-space: pre;"> </span><i>HER-3</i> ile <i>IGF-1R</i>’in birlikte kullanılması meme kanseri, pankreas kanseri ve kolon kanserlerinde önemli derecede antikanser etkisi gösterdiği bulundu</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Buna benzer çalışmaların yapılmasıyla yakın bir gelecekte kolon kanseri olmak üzere diğer kanserlerin ve metastatik özellikteki kanser türlerinin tedavisi mümkün hale gelecektir ve kolon kanseri 4. evre hastalarının yaşam süreleri daha da uzatılabilecektir. Tabiki diğer ileri kanser hastalarınında.. Bu çalışmalarda emeği olan tüm bilim insanlarına teşekkür ediyoruz…</div><div style="text-align: justify;"><br />
Yazıyı beğenip paylaşarak daha fazla kişinin haberdar olmasını sağlayabilirsiniz.<br />
<br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Kaynak: </b><a href="http://www.sciencedaily.com/releases/2014/09/140924113746.htm">Science Daily</a></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Ohio State University Wexner Medical Center. "<b>New anti-cancer peptide vaccines and inhibitors developed</b>." ScienceDaily.</div><br />
<div style="text-align: justify;"><br />
<br />
İlgili diğer yazılar;<br />
<br />
<div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/10/kolon-kanseri-tipleri-nelerdir.html">Kolon kanseri çeşitleri nelerdir ?</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kansere-yakalanma-riski-kan-testi.html">Kanser riski için yeni bir kan testi</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-kanser-kok-hucreleri.html">Kolon kanseri gelişiminde kanser kök hücreleri</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-sik-gorulen-mutasyonlar.html">Kolon Kanserinde Sık Görülen Mutasyonlar</a></div></div>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-69212478602592962272014-10-10T14:00:00.001+03:002015-06-05T12:08:50.088+03:00Kolon Kanseri Tipleri Nelerdir<div style="text-align: justify;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/p/kolon-kanseri-nedir.html">Kolon kanseri</a>, Dünya ‘da oldukça yaygın gözlenen bir kanser tiplerinden birisidir. Uygun olmayan beslenme ve sağlıksız yaşam tarzı, <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/03/kolerektal-kanser-gelisiminde-risk.html">kolon kanserine yakalanma riskini</a> arttıran etmenler arasında olmasına rağmen, genetik yatkınlığın bulunması da çoğu kolon kanseri hastalarında kalın bağırsaktaki bu tümörlerin gelişmesinin önemli nedenlerinden birisidir.<br />
<br />
</div><div style="text-align: justify;"></div><div style="text-align: justify;">Yapılan istatistik analizler sonucunda Dünya’da belirlenmiş olan kolon kanseri hastalarının yaklaşık %5 kadarında, hastalığın sadece genetik kusurlar ve fizyolojik anormallikler nedeni ile oluştuğunu gösterilmiştir.</div><div style="text-align: justify;"><br />
<a name='more'></a><br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div></div><div style="text-align: justify;">Kolon kanseri oluşumu ya sonradan kazanılan bir durumdur ki böylesi hastalarda <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/">sporadik kolon kanseri</a>nden bahsedilir, ya da kolon kanseri genetik olarak kalıtılmış, miras olarak ebeveynlerimizden aldığımız bir hastalık olarak ortaya çıkar ki bu durumda <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/">kalıtsal kolon kanserinin</a> varlığından bahsedilir.</div><div style="text-align: justify;"></div><div style="text-align: justify;">Kolon kanseri vakalarının çoğu, kalın bağırsağın (kolon) farklı bölgelerinde <a href="http://digestive.niddk.nih.gov/ddiseases/pubs/colonpolyps_ez/" target="_blank">polip (bkz. colonic polyps)</a> oluşumu nedeniyle meydana gelir. Kolon polipleri belirgin yumuşak dokulardır. Sanki bir et beni gibi olan bu polipler, kolayca malign başka bir ifade ile kötü huylu hale gelebilirler.</div><div style="text-align: justify;"></div><div style="text-align: justify;">Kalıtsal kolon kanserlerine birçok farklı tipi vardır ve bunların çoğu, öncelikle bağırsak poliplerinden kaynaklanır. Genetik olarak kalıtılabilen kolon kanserleri sendromlarının en sık görülen tipleri <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/p/kolon-kanseri-nedir.html">ailesel adenomatöz polipozis</a> ve <a href="http://en.wikipedia.org/wiki/Gardner%27s_syndrome" target="_blank">Gardner’s sendromudur (bkz. Gardner's syndrome)</a>.<br />
<br />
</div><div style="text-align: justify;">Polipsiz ya da polip olmayan kolon kanseri olarak bilinen hastalık da, kalıtsal kolon kanseri formları arasında yaygındır. Polipsiz kolon kanserinde, diğerlerinden farklı olarak hastalığın gelişim sürecinde erken aşamalarda görülen polip oluşumu gerçekleşmez.</div><div style="text-align: justify;"></div><div style="text-align: justify;">Kalıtsal kolon kanserlerinin nadir oranda gözlenen diğer formlarına ise örnek olarak <a href="http://en.wikipedia.org/wiki/Peutz%E2%80%93Jeghers_syndrome" target="_blank"><b>Peutz-Jegher sendromu</b> (bkz Peutz-Jeghers syndrome)</a> ve çocuklarda gözlenen juvenil poliplerdir. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Genellikle 50 ve üstündeki yaşlarda gelişen kalıtsal olmayan kolon kanserleri, kalıtsal özellikte olduğunda daha erken yaşlarda ortaya çıkar. Aslında, genetik açıdan bakıldığında ebeveynlerden miras alınan kalıtsal kolon kanserlerinin bazı formları çoğunlukla küçük çocuklarda ve gençlerde görülmektedir. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Kolon kanseri aile öyküsü olan kişilerin</b>, düzenli olarak doktora gitmesi, kalın bağırsak kanserinin belirtilerini erken aşamada anlaşılması ve hastalık ilerlemeden tadaviye başlanabilmesi açısından önem taşır. <b>Henüz başlangıç aşamasında belirlenen kolon kanserleri cerrahi müdahale veya diğer özel tedaviler yoluyla iyileşebilmektedir.</b> Ancak, eğer kolon kanseri hastalağın ilerleyen evrelerinde belirlenirse, hastalığın seyri hakkında kesin bir bilgi söylemek olası değildir.</div><div style="text-align: justify;"><script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b><br />
</b> <b>Kolonoskopi</b> hastalarda kolon kanseri oluşumunu ortaya çok yaygın ve güvenilir bir yöntemdir. Kolonoskopi yöntemi ile doktorlar hızlı bir şekilde kalın bağırsağınızdaki anormallikleri inceleyerek kanser dokusu geliştirme potansiyeli olan bölgeleri belirleyebilmektedir. Kolonoskopi, iyi huylu ya da kötü huylu özellikte olan poliplerin kolay bir şekilde ayırt edilmesini sağlar. Buna bağlı olarak oluşan doku büyümesinin polip ya da ilerlemiş kanser olup olmadığınıda ortaya çıkartabilmektedir. Yakın akrabalık durumu olan yakınlarınızda kolon kanseri hastalığı gelişmişse bu durum sizde kolon kanseri gelişimine bir yatkınlık olduğu anlamına gelebilir. Bu nedenle özellikle ileri yaşlarda, düzenli kontrolleri aksatmamalısınız. Bu kontroller sırasında belirli aralıklarla kolonoskopi yapılarak hastalık eğer gelişecek ise henüz başlangıç aşamasında raht bir şekilde belirlenebilmektedir.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Hem <b>sonradan kazanılan (sporadik)</b> hem de <b>kalıtsal özellikteki kolon kanserleri</b> tedavi edilmedikleri zaman hayatı tehdit edebilir. Bu nedenle kolon kanserinden ölüm riskini azaltmak için erken aşamada tanısı koyulmalıdır.<br />
<br />
</div><div style="text-align: justify;"></div><div style="text-align: justify;">Kolon kanserlerinin gelişimi önceden öngörülemeyen bir şekilde gerçekleşir ve bu gelişim yüksek oranda <b>genetik yatkınlık</b> olması durumunda daha farklı özellikler kazanabilir.<br />
<br />
</div><div style="text-align: justify;"></div><div style="text-align: justify;"><b>Uygun olmayan beslenme ve sağlıksız yaşam tarzından</b> vazgeçilerek sporadik <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/03/kolerektal-kanser-gelisiminde-risk.html">kolon kanserine yakalanma riskini</a> azaltmak mümkündür. Bu nedenle beslenme tarzına ve yaşam tarzımıza dikkat etmemiz gerekiyor.</div><div style="text-align: justify;"><br />
<br />
<br />
</div><div style="text-align: justify;">İlginizi çekebilecek diğer yazılar:<br />
<br />
<div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kansere-yakalanma-riski-kan-testi.html">Kanser Belirlemede Yeni Kan Testi</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-kanser-kok-hucreleri.html">Kolon kanserinde kanser kök hücreleri</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanseri-mikrosatellit-kararsizligi.html">Kolon (Kalın Bağırsak) Kanserinde Mikrosatellit Kararsızlığı</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-sik-gorulen-mutasyonlar.html">Kolon Kanserinde Gen Mutasyonları</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanseri-ve-p53-proteini.html">Kolon Kanseri ve p53 Mutasyonları</a></div><br />
<br />
</div>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-63105591434245700412014-10-06T17:24:00.000+03:002015-06-05T12:08:59.715+03:002014 Nobel Ödülü: Beynin Harita Hücreleri Araştırmalarına Verildi<div style="text-align: justify;">"İçsel Navigasyon ya da GPS" çalışması ile beyin hücrelerinin iletişimi hakkında önemli bulgular elde eden çalışmalar 2014 yılı için fizyooji ve tıp alanında Nobel Ödülünün sahibi oldu. 2014 yılı Fizyoloji veya Tıp alanında Nobel ödülünü alan araştırıcılar, Londrada University College da görevli olan Dr. O'Keefe ve Norwegian University of Science and Technology'de görev yapmakta olan Dr. May-Britt Moser ve Dr. Edvard Moser' a verilmesi uygun görüldü.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"></div><a name='more'></a><br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><div style="text-align: justify;">Ödülün yarısı Londrada University College da görevli olan Dr. O'Keefe ye verilmesi uygun görüldü. Dr. O'Keefe'nin 1971 yılında yaptığı çalışmalarında, fareler bir labirentte belli pozisyonlarda olduğunda, beynin hafıza merkezinde "place cell" olarak isimlendirilen hücrelerin ya da nöronların aktif hale bulundu.</div><div style="text-align: justify;">Buna karşın şıcanlar labirentte farklı bir pozisyonda tutulduğunda ise beynin farklı bölgelerindeki hücrelerin aktifleştiği gözlendi. Bu çalışmanın sonucunda farelerin bulunduğu yere göre aktifleşen hücrelerin bir harita oluşturduğu sonucuna varılmıştır.</div><div style="text-align: justify;"><br />
<script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
<br />
</div><div style="text-align: justify;">Ödülün diğer yarısı ise 2005 yılında Dr. May-Britt Moser ve Dr. Edvard Moser tarafından yapılan çalışma dikkate alınarak verildi. Dr. May-Britt Moser ve Dr. Edvard Moser çalışmalarında entorinal korteks adı verilen beynin bir bölümünde grid hücrelerinin varlığını gösterdiler. Bu hücreler koordinatlar oluşmasını sağlıyor ve hayvan belirli bir pozisyonlardan ya da konumlardan geçerken aktif hale geliyor.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">"place cell" ile grid cell" hücreleri birlikte çalışarak dış ortamın beyinde bir içsel haritasını oluşturuyorlar. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">İnsanlar son zamanlarda yapılan araştırmalar insanlarında benzer bir navigasyon sistemine sahip olduğunu göstermektedir.</div><br />
<br />
Kaynak: <a href="https://www.sciencenews.org/blog/science-ticker/brain%E2%80%99s-map-cells-win-three-scientists-nobel-prize" rel="nofollow" target="_blank">ScienceNews</a><br />
<br />
<br />
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-62161792760558950922014-09-30T22:24:00.002+03:002015-06-05T12:09:08.848+03:00Kansere yakalanma riskini belirleyebilen yeni bir kan testi<div style="text-align: justify;">FASEB Dergisi Ekim 2014 sayısında yayınlanan yeni bir araştırma raporu kandan yapılan basit bir analizin <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/">kanser</a> hastalığının erken teşhisini kolay hale getirebileceğini bildiriyor.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">"<b>Lenfosit genomu duyarlılık</b>" <b>(lymphocyte genome sensitivity, LGS)</b> testi denilen bu test, sadece daha önceki zamanlardan gelişmiş olan bazı kanserleri belirlemekle kalmadı aynı zamanda gelecekte <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/">kanser gelişimi</a> için risk oluşturabilecek oluşumlarıda saptayabiliyor. Ayrıca, LGS testi ile bazı kanserlerin belirlenmesi için gerekli olan biyopsi yapoılması zorunluluğu da ortadan kalkıyor.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><a name='more'></a><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="float: left; margin: 10px;"><div style="text-align: justify;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
</div><div style="text-align: justify;"><script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div></div><div style="text-align: justify;">"Test böylece insanların hayatını kurtarmak için yardım, daha önce kanser saptayabilmelidir," Diana Anderson, Batı Yorkshire’da bulunan Bradford Üniversitesi, Yaşam Bilimlerinde gerçekleştirilen araştırmaya katılan Diana Anderson, geliştirilen bu testin kanserin erken aşamada belirlenmesini sağlayarak insanların hayatını kurtarmak için yardımcı olabileceğini söylüyor.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Bu testi geliştirmek için, Anderson ve arkadaşları, yaptıkları çalışmalarında, sağlıklı bireyler, kanser hastaları ve kansere yakalanma riski normalden daha yüksek olduğuna inanılan bireylerden kan örnekleri alındı.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Bu kişilerden alınan kan örneklerinde bulunan <i>lenfosit olarak adlandırılan beyaz kan hücreleri</i> Comet testi olarak bilinen yöntemle incelemeye alındı. <b>Comet testinde </b>mikroskop lamı üzerine erime noktası düşük olan agaroz ile karıştırılmış hücreler damlatılarak elektroforeze tabi tutulur.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Araştırıcılar yaptıkları deneyde lenfositlerin genomlarında ultra-viyole (UV) ışık kullanarak hasar oluşturdular. Oluşturulan bu hasar sonrasında comet testinin yapılması ile hasara bağlı olarak elektroforez sonrasında kuyruklu yıldız gibi bir görünüm elde edilir. Zaten testin adı da kuyruklu yıldız anlamına gelen comet olarak adlandırılmaktadır. Oluşan kuyruk kısmı hasarın boyutuna göre çeşitli büyüklükte olabilir. Ancak hasar ne kadar çok ise kuyruk da o kadar uzun olur.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><table cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi2OO34Eq62bC2vGdYig1aUUmMZbehePcbwhf2h9TQo2kRuCZb-GOcHxgEWKfn2g3M9DB0mfE2ZjYdMmQKDHoqvqU4V_dzdsofkK-qQQqTgYPR8ey-OvejM1XvJ9qYRJraU0KNApQlczSFt/s1600/comet+assay.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img alt="comet assay and DNA damage" border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi2OO34Eq62bC2vGdYig1aUUmMZbehePcbwhf2h9TQo2kRuCZb-GOcHxgEWKfn2g3M9DB0mfE2ZjYdMmQKDHoqvqU4V_dzdsofkK-qQQqTgYPR8ey-OvejM1XvJ9qYRJraU0KNApQlczSFt/s1600/comet+assay.jpg" height="320" title="comet testi ve DNA hasarı" width="291" /></a></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Comet Testinde DNA hasarının görüntüsü</td></tr>
</tbody></table><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Yapılan bu çalışma da mikroskop lamı üzerine dökülen agaroz jelin kalınlığının kuyruk oluşumunda etkili olduğu bulunmuş ve normal sağlıklı kişilerden alınan lenfositlerde UV hasarı sonrası oluşan kuyrukların agaroz jelin kalınlaştırılması ile ortadan kayblduğu belirlenmiştir.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Buna karşın, kanser hastalarının lenfositlerinde <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-sik-gorulen-mutasyonlar.html">DNA hasarından</a> kaynaklanan kuyruk uzunluğunun jelin kalınlığına bağlı olarak düzelmediği görüldü. Ayrıca benzer şekilde hastalığa yakalanma riski olan kişilerin lenfisitlerindede kuyruk uzunluğunun kansere yakalanma riski ile korelasyon gösterdiği bulundu.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Bu çalışmadan elde edilen bulgular <b>kanser hastalarının DNA’sının normal kişilere kıyasla UV ışınından daha fazla etkilendiğini gösteriyor.</b></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">LGS testinin kullanıldığı bu çalışmadan elde edilen ilk bulgular sonrasında benzer deneyler melanom olarak bilinen cilt kanseri, <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/p/kolon-kanseri-nedir.html">kolon kanseri</a> ve akciğer kanseri hastalarında tekrarlanmış ve hepsinde benzer DNA hasarı şeklinin oluştuğu belirlenmiştir.</div><div style="text-align: justify;"><script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><div style="text-align: justify;"><br />
FASEB Journal dergisinin editörü olan Gerald Weissmann, geliştirilen bu test için "Kanserin erken belirlenmesi ve kanser gelişimi için kişinin riskini belirlemek amacıyla kullanılabilecek bir kan testi" yorumunda bulundu. Dr. Weissmann ayrıca “Tasarı açısından basit ve sofistike olan böyle bir testin özellikle tıp teknolojisi ileri olamayn ve pahalı cihazların kullanılmasını gerektiren işlemler yerine kullanılabileceği ve kanser taramasında etkili olabileceği düşünülüyor” şeklinde testin kullanımının önemi de vurguladı.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Kaynak: <a href="http://www.sciencedaily.com/releases/2014/09/140930113250.htm" target="_blank">Science Daily </a></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Orjinal Çalışma:</div><div style="text-align: justify;">D. Anderson, M. Najafzadeh, R. Gopalan, N. Ghaderi, A. J. Scally, S. T. Britland, B. K. Jacobs, P. D. Reynolds, J. Davies, A. L. Wright, S. Al-Ghazal, D. Sharpe, M. C. Denyer. Sensitivity and specificity of the empirical lymphocyte genome sensitivity (LGS) assay: implications for improving cancer diagnostics. The FASEB Journal, 2014; 28 (10): 4563.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Bundan önce yayınladığım <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-kanser-kok-hucreleri.html">Kolon kanserinde kanser kök hücreleri</a> başlıklı yazımda kolon kanseri gelişiminde etkili olan kanser kök hücreleri ile ilgili bilgiler ile kanser kök hücrelerinin öneminden bahsetmiştim.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">İlgili diğer yazılar</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanseri-mikrosatellit-kararsizligi.html">Kolon (Kalın Bağırsak) Kanserinde Mikrosatellit Kararsızlığı</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-sik-gorulen-mutasyonlar.html">Kolon Kanserinde Sık Görülen Mutasyonlar</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanseri-ve-p53-proteini.html">Kolon Kanseri ve p53 Proteini</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-ras-sinyal-iletimi.html">Kolon Kanserinde RAS sinyal iletimi</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-kromozom-kararsizligi-wnt.html">Kolon Kanserinde Kromozom Kararsızlığı – WNT Sinyal İletimi</a><br />
<br />
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-61118792011124431482014-09-20T01:26:00.000+03:002015-06-05T12:09:16.012+03:00Kolon kanserinde kanser kök hücreleri<div style="text-align: justify;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/p/kolon-kanseri-nedir.html">Kolon kanseri</a> en sık gözlenen kanserler arasında ikinci sırada yer alır ve kanser kökenli ölümlerde de ikinci sıradadır. En iyi çalışılmış <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/">kanser</a> türlerinden biri olan kolon kanseri dokularında <b>kanser kök hücrelerinin</b> varlığı belirlenmiştir.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Kolon kanseri</b> ile ilgili olarak oldukça fazla sayıda araştırma bulunmaktadır. Bu çalışmalardan elde eidlen bilgiler ışığında gerçekleştirilen kemoterapi uygulamaları ile <b>kolon kanseri hastalarının</b> sağ kalım oranları arttırılsa da <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/p/kolon-kanseri-nedir.html">ileri evre kolon kanseri</a> hastalarında hastalığın seyri hala kötüdür ve bu hastalık nedeni ile ölüm oranı neredeyse %40 civarındadır.</div><div style="text-align: justify;"></div><a name='more'></a><br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Kolon kanseri</b> oluşumu hem genetik hem de çevresel faktörlere bağlıdır. Kolon kanseri gelişiminde uzun süreli bir bekleme ya da oluşum aşaması vardır.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Kolon kanseri oluşumunda çeşitli sinyal iletim yolaklarının normal olmayan bir şekilde fonksiyon gösterir.</b> Bu sinyal iletim yolaklarından özellikle <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-ras-sinyal-iletimi.html">KRAS</a>, <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/08/kolorektal-kanser-ve-pi3k-sinyal-iletimi.html">PI3K/AKT</a>, Beta-katenin, <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/08/kolorektal-kanserde-tgf-sinyal-iletim.html">TGF-beta</a> ve <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanseri-ve-p53-proteini.html">p53</a> kolon kanseri oluşumda önemlidir ve sıklıkla kontrol bozukluğuna uğrarlar.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Kolon kanseri oluşumunda, çevresel risk faktörleri olarak belirlenen obezite, diyabet ve beslenme tarzı da önem taşır. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Hem genetik hem de çevresel faktörlerin katkısı ile kolon kanseri oluşumu iyi huylu olan poliplerin kötü huylu olan adenokarsinomlara dönüşmesi ile aşamalı bir şekilde gerçekleşir.</b> Bu nedenle kolon kanseri oluşumunun anlaşılması daha etkili tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi için gereklidir. Bu amaçla kolon kanseri hastalarından alınan tümör dokularında, kolon kanseri hücre hatlarında ya da in vivo olarak hayvan modellerinde çalışmalar yapılıyor.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Bu çalışmalar sonrasında elde edilen önemli bulgulardan biri <b>kanser kök hücrelerinin</b> varlığının belirlenmesidir. <b>Kanser kök hücreleri, hem kolon kanseri gelişiminde hem de diğer kanser türlerinin gelişiminde etkilidir. </b></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Kolon kanseri kanser kök hücresi oluşum teorisine </b>göre tümör dokuları hiyeyarşik bir yapılanma gösteren oluşumlardır. Bu hiyeyarşik yapılanmada ise en üst noktada kanser kök hücresi bulunur. </div><div style="text-align: justify;"><br />
<script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
<br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Kolon kanseri dokusunda bulunan kanser kök hücresi</b>, tümör dokusunun büyümesini ve ilerleyişini yönetir. Bu hücreler kendisini çoğaltır ve daha fazla olgunlaşmış hücrelerin oluşmasını sağlar. Kanser kök hücresinden gelişen bu olgunlaşmış hücreler, bölünerek farklılaşır ve özelleşmiş tümör hücrelerini oluşturur. Özelleşmiş tümör hücreleri bölünmez bu nedenle tümör dokusunun büyümesine katkı sağlamazlar. <b>Bu teoriye göre kanser dokusunun büyümesi kanser kök hücresi ve buradan oluşan olgun hücrelerin büyümesi ve bölünmesi ile kontrol edilir.</b> Bu düzenlenmesinin en üstünde bulunan kanser kök hücresi aracılığı ile tümör dokusunda bulunan diğer tüm <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2012/01/kanser-basit-bir-hastalk-degildir.html">kanser hücreleri</a> oluşur. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Eğer bu teori tam olarak ispatlanır ve <b>kanser kök hücrelerinin özellikleri</b> belirlenebilirse, tümör dokusu içindeki kanser kök hücresinin ortadan kaldırılmasını sağlayacak ilaçların geliştirilmesi tümör gelişimini tamamen engelleyecektir dolayısı ile kanser hastalarının tedavisi başarılı bir şekilde gerçekleştirilecektir. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Özetle, yapılan yoğun çalışmalar sonucunda ortaya çıkarılan <b>kanser kök hücresi teorisi,</b> kanserin başlangıcı ve ilerleyişine olan bakışın önemli bir şekilde değişmesine yol açmıştır. Kanser kök hücrelerinin kolon kanseri oluşumunu nasıl etkilediğinin ve yönettiğinin anlaşılması, kolon kanseri tedavisi için etkili ajanların ve kişiye özgü olabilecek tedavi yöntemlerinin geliştirilmesini mümkün kılacaktır.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Bundan önceki <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanseri-mikrosatellit-kararsizligi.html">Kolon (Kalın Bağırsak) Kanserinde Mikrosatellit Kararsızlığı</a> başlıklı yazımda mikrosatellit kararsızlığının kolon kanseri oluşumundaki etkilerinden ve mikrosatellit kararsızlığının oluşumuna neden olan genetik mutasyonlar hakkında bilgiler bulabilirsiniz. </div><div style="text-align: justify;"><br />
<br />
<br />
</div><div style="text-align: justify;">İlgili diğer yazılar;</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-sik-gorulen-mutasyonlar.html" style="text-align: start;">Kolon Kanserinde Sık Görülen Mutasyonlar</a></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-kromozom-kararsizligi-wnt.html" style="text-align: start;">Kolon Kanserinde Kromozom Kararsızlığı – WNT Sinyal İletimi</a></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/08/kolorektal-kanserinde-kisiye-ozel.html" style="text-align: start;">Kolorektal kanserinde kişiye özel tedavi mümkün mü ?</a></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/03/dna-metilasyonu-ve-kanser.html" style="text-align: start;">DNA Metilasyonu ve Kanser</a></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/03/kolon-kanserinde-hatal-sinyal-iletimi.html" style="text-align: start;">Kolon Kanserinde Hatalı Sinyal İletimi</a></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-7177929643297628392014-09-14T00:48:00.000+03:002015-06-05T12:09:22.614+03:00Kolon (Kalın Bağırsak) Kanserinde Mikrosatellit Kararsızlığı<div style="text-align: justify;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/">Kolon Kanseri diğer ismiyle Kalın bağırsak kanserinin</a> oluşumunda etkili olan genomik kararsızlık tiplerinden bir diğeri <b>mikrosatellit kararsızlığıdır</b>. Mikrosatellit kararsızlığı kolon kanserlerinin yaklaşık %15’inde gözlenirken, <b>kalıtımsal polipsiz kolon kanseri (Hereditary Non Polyposis Colorectal Cancer, HNPCC)</b> sendromu olan hastaların ise yaklaşık %90’nında görülür.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/03/kolorektal-kanser-sitogenetigi.html">Mikrosatellit kararsızlığı</a> DNA yanlış eşleşme tamirinden (DNA Mismatch Repair, MMR) sorumlu enzimlerinin aktivitelerinin olmaması durumunda ortaya çıkar. DNA yanlış eşleşme onarım sisteminin işlev gösteremesi durumunda <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/">kolon kanseri</a> mukoza hücrelerinde mutasyon oranında 100 katlık artış olur. Bu tamir sistemi çok sayıda proteinden oluşur ve DNA da hatalı eşleşmiş bazların doğrusu ile değiştirilmesini sağlar.</div><div style="text-align: justify;"></div><a name='more'></a><br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><div style="text-align: justify;">İnsanlarda iş gören DNA yanlış eşleşme tamir sisteminde görev alan “human MutS homologue 2” (<i>MSH2</i>) ve “human MutL homologue 1” (<i>MLH1</i>) proteinlerinin kolon kanserlerinin oluşumunda etkili olduğu biliniyor. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Mikrosatellit kararsızlığı sonucunda oluşan kolon kanserlerinin sergilediği klinik özellikler şunlardır;</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><i>Tümör gelişimi çoğunlukla proksimal kalın bağırsakta olur,</i></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><i>Tümörler kötü diferansiye özelliğindedir </i></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><i>Musinöz ya da medullar histotipe baskındır,</i></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><i>Sıklıkla tümör çevresinde (peritümöral) ve tümör içinde (intratümöral) yoğun lenfosit infiltrasyonu gözlenir.</i></div><div style="text-align: justify;"><br />
<script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script type="text/javascript"
src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js">
</script><br />
<br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Genel olarak, kromozomal kararsızlığı olan kolon kanseri hastaları ile karşılaştırıldığında, mikrosatellit kararsızlığı olan kolon kanseri hastalarının prognozu daha iyi ve sağ kalım süresi ise daha uzundur.</b></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Mikrosatellit kararszılığı yüksek derecede olan <b>kolon kanseri (kalın bağırsak kanseri)</b> hastaları %-florourasil (5-FU) ile yapılan tedaviye cevap vermemektedir.<br />
<br />
Bundan önceki <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-sik-gorulen-mutasyonlar.html" style="text-align: start;">Kolon Kanserinde Sık Görülen Mutasyonlar</a> başlıklı yazıda kolon kanseri oluşumunda yüksek sıklıkta gözlenen gen mutasyonları ve bu mutasyonların hastalığın oluşumuna etkilerini bulabilirsiniz.<br />
<br />
<br />
<br />
Konu ile ilgili diğer yazılar<br />
<br />
<div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanseri-ve-p53-proteini.html">Kolon Kanseri ve p53 Proteini</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-ras-sinyal-iletimi.html">Kolon Kanserinde RAS sinyal iletimi</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-kromozom-kararsizligi-wnt.html">Kolon Kanserinde Kromozom Kararsızlığı – WNT Sinyal İletimi</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanseri-ve-zerdecal-curcumin.html">Kolon kanseri ve Zerdeçal - Curcumin</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserine-deve-dikeninden-elde.html" target="_blank">Kolon Kanserine Deve Dikeninden Elde Edilen Silibinin Etkileri</a></div></div>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-82946113052523047142014-09-14T00:29:00.000+03:002015-06-05T12:09:30.213+03:00Kolon Kanserinde Sık Görülen Mutasyonlar<div style="text-align: justify;">Daha önceki yazılarımda <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/p/kolon-kanseri-nedir.html">kolon kanseri</a> oluşumunda mutasyona uğrayan bazı <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/03/kolon-kanserinde-hatal-sinyal-iletimi.html">sinyal iletim yolaklarından</a> bahsetmiştim. Bu yazımda ise <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/">kolon kanserinde (kalın bağırsak kanseri)</a> sıklıkla mutasyona uğradığı belirlenen ve kromozomal kararsızlığın oluşması ile sonuçlanan önemli mutasyonları ve kolon kanseri oluşumundaki rollerini açıklayacağım.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><h4 style="text-align: justify;"><span style="color: #a64d79;">P53 ve 18q kaybının kalın bağırsak kanserlerindeki etkileri</span></h4><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Kolon kanserinde p53 mutasyonları</b> sıklıkla görülmektedir. Yapılan çalışmalarda <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanseri-ve-p53-proteini.html">p53 mutasyonu olan kolon kanseri</a> hastalarının tümör dokularında p53 ile birlikte diğer genlerde de mutasyon olduğu gösterildi. P53 ile bağlantılı en önemli kromozamal kararsızlık durumu 18q kaybıdır. 18. kromozomun uzun koluna (q) karşılık gelen bu büyük delesyon sonucunda bu bölgede yer alan ve kromozom bütünlüğünün korunmasını sağlayan <i>SMAD2, SMAD4</i> ve <i>DCC</i> genlerinin delesyonu da gerçekleşir. 18q kaybı kolon kanserinin seyrinin kötü durum sergilemesi ile ilişkilendirilmiştir. Dahası, 18q delesyonu kolon kanseri hücrelerinde metastatik yeteneği kazandırarak, <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/p/kolon-kanseri-nedir.html">metastaz yapmış kolon kanserinin</a> oluşmasına neden olabilmektedir. Yüksek derecede mikrosatellit kararsızlığı olmayan 18q kaybı bulunan kolon kanserinin, hastaların sağ kalım süresini azalttığı da biliniyor. Tam aksine, 18q kaybının olmaması ise kolon kanseri hastalarının sağ kalım süresinin daha fazla olması ile sonuçlanmaktadır.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><h4 style="text-align: justify;"><span style="color: #a64d79;"><i>PI3KCA</i> gen mutasyonlarının kolon kanserindeki etkisi</span></h4><div style="text-align: justify;"></div><a name='more'></a><br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Kolon kanserinde (kalın bağırsak kanseri)</b> sıklıkla mutasyona uğradığı belirlenen ve kromozomal kararsızlığın oluşması ile sonuçlanan bir diğer gen fosfatidil inozitol3 kinaz (<i>PI3KCA</i>) genidir. <i>PI3KCA</i> geni kinaz kaskadını başka bir ifade ile hücredebir seri fosforilasyon olayını başlatarak çekirdekte bulunan (nüklear) transkripsiyon faktörlerinin aktivasyonunu sağlar. Bu nedenle PI3KCA genindeki mutasyonlar kontrolsüz hücre büyümesini uyararak <i>AKT</i> sinyal iletim yolağı ile de yağ asiti sentazının ekspresyonunu sağlar. <i>PI3KCA</i> mutasyonları aynı zamanda hücre bölünmesi ve metabolizmasının merkezi düzenleyicisi olan <i>mTOR</i> ve <i><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-ras-sinyal-iletimi.html">KRAS</a></i> ile proteinlerinin aktivitesinide değiştirir. Yapılan çalışmalar <i>PI3KCA</i> mutasyonlarının kolon kanseri dokusunun büyüklüğünde artışa ve kolon kanseri hücrelerinin bölünme hızını arttırdığını gösteriyor.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><h4 style="text-align: justify;"><span style="color: #a64d79;"><br />
</span></h4><h4 style="text-align: justify;"><span style="color: #a64d79;">LINE-1 hipometilasyonunun kolon kanserindeki etkisi</span></h4><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Kolon kanserinde (kalın bağırsak kanseri)</b> sıklıkla görülen ve kromozomal kararsızlığın oluşması ile sonuçlanan bir diğer genetik kusur <i>LINE-1</i> (Long Interspersed Nucleotide Element-1) olarak bilinen tekrar dizilerindeki hipometilasyonun oluşmasıdır. <i>LINE-1</i> ya da <b>L1 transpozonu</b> genomik ve kromozomal kararsızlığın gerçekleşmesini kolaylaştırır ve protein şifrelemeyen RNA'nın transkripsiyonunu sağlar. L1 elementleri insan genomunun yaklaşık %20 kadarını oluşturur. LINE-1 hipometilasyonu sonucunda oluşan kolon kanseri diğer kolon kanseri alt tiplerinden farklı özellikler sergiler. Yapılan çalışmalarda mikrosatellit kararsızlığı ile <i>LINE-1</i> hipometilasyonu arasında negatif korelasyon olduğu, buna karşın <i>LINE-1</i> metilasyonu ile kromozomal kararsızlık arasında pozitif bir uyum olduğu gösterildi. <i>LINE-1</i> hipometilasyonu aynız zamanda genç yaşta başlayan ve daha kötü seyreden kolon kanseri oluşumu ile ilişkilidir.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><h4 style="text-align: justify;"><span style="color: #a64d79;">Kinetekor protein mutasyonlarının kolon kanserindeki etkisi</span></h4><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Kolon kanserinde (kalın bağırsak kanseri)</b> sıklıkla görülen ve kromozomal kararsızlığın oluşması ile sonuçlanan bir diğer genetik kusurda kinetekor olarak bilinen çok sayıda proteinden oluşan düzensizliklerden kaynaklanır. <i>Bu protein kompleksindeki hatalar kolon kanserinin erken aşamalarında gerçekleşir ve zamanla kolon kanseri hücrelerinin anöploid özellik geliştirmelerine yol açar.</i> </div><div style="text-align: justify;"><br />
<script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script type="text/javascript"
src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js">
</script><br />
<br />
</div><div style="text-align: justify;">Kinetekor olarak bilinen multiprotein komplesi mitoz bölünme sırasında kromozomların birbirinden ayrılmasından sorumludur. Kinetekor kompleksinde bulunan ve kolon kanseri açısından önemi beilrlenmiş olan iki protein Sentromer proteini A (<i>CENP-A</i>) ve Sentromer proteini H (<i>CENP-H</i>) olarak isimlendirilir. Kolon kanseri hastalarından alınan tümör doku örneklerinde yapılan analizler sonucunda <i>CENP-A</i> ve <i>CENP-H</i> proteinlerinin tümör dokularında aşırı derecede ifadelendiği belirlenmiştir. <i>CENP-A</i> ve <i>CENP-H</i>’nin aşırı derece de ifade edilmesi kromatin üzerinde moleküllerin sentromerik özellikte olmayan DNA dizilerine bağlanmasına yol açar. Bu durum doğru kromozom ayrılması için gerekli olan kinetekor protein komplesinin düzenli bir şekilde oluşmasını engeller. Genel olarak her iki proteinde kromozom ayrılası için gerekli iken <i>CENP-H</i> aşırı ifadelenmesinin <i>CENP-A</i>’ya oranla daha fazla anöploidi oluşturur.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><h4 style="text-align: justify;"><span style="color: #a64d79;"><i>HIF-1</i> ve <i>HIF-2</i> proteinlerinin kalın bağırsak kanserindeki rolü</span></h4><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/03/kolorektal-kanser-sitogenetigi.html">Kolon kanserinde kromozom kararsızlığı</a> ile sonuçlanan diğer bir genetik değişiklik <b>Hipoksiyle Uyarılan Faktör</b> (<i>HIF</i>, Hypoxia Inducible Factor) genlerinde gerçekleşir. Hipoksi ile uyarılan faktör genlerinin <i>HIF1</i> ve <i>HIF2</i> olarak bilinen iki formu kolon kanserinin oluşumunda önemlidir. <i>HIF1</i> ve <i>HIF2</i> genleri normalde hücrede hipoksik yani oksijen yetersizliği olduğu durumlarda aktifleşen iki protein şifreler. Hipoksi durumu gerçekleştiğinde aktifleşen <i>HIF1</i>ve <i>HIF2</i> proteinleri anjiyogenez, glukoz metabolizması ve hücrenin sağ kalması gibi önemli hücresel süreçlerin düzenlenmesini kontrol eder. Bu işlevlerini hücre de <i>mTOR</i> gibi önemli sinyal iletim yolaklarını düzenleyerek gerçekleştirir. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>HIF1 alfa (<i>HIF1a</i>)</b> olarak bilinen düzenleyici (regülatör) altbirimin kolon kanseri hücrelerinde aşırı miktarda ifadelenmesinin hücresel <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/04/kolorektal-kanserler-ve-cox-2-gen.html">COX-2</a> miktarını arttırır. <i>HIF1a</i>’nın kolon kanserindeki bir diğer önemli etkisi hastaların yaşam süreleri ile ilişkili olmasıdır. <i>HIF1a</i>’nın fazla miktarlarda ifadelenmesi kolon kanseri hastalarının yaşam sürelerinin daha kısa olmasına yol açar.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Bundan önceki <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanseri-ve-p53-proteini.html">Kolon Kanseri ve p53 Proteini</a> başlıklı yazımda kolon kanserinin gelişiminde p53 proteinin önemini, p53 proteinindeki mutasyonları ve bunların kolon kanser hücrelerindeki etkilerini açıklamıştım. </div><div style="text-align: justify;"><br />
<br />
</div><div style="text-align: justify;">Konu ile ilgili diğer yazılar</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-kromozom-kararsizligi-wnt.html" style="text-align: start;">Kolon Kanserinde Kromozom Kararsızlığı – WNT Sinyal İletimi</a></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/08/braf-geninin-kolorektal-kanserdeki-onemi.html" style="text-align: start;">BRAF Geninin Kolorektal Kanserdeki Önemi</a></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/04/kolon-kanserlerinde-cox-2-mrna.html" style="text-align: start;">Kolon kanserlerinde COX-2 mRNA regülasyonu</a></div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/03/genetik-polimorfizmler-ve-kolorektal.html" style="text-align: start;">Genetik Polimorfizmler ve Kolorektal Kanser Riski</a></div>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-61179585353266974882014-09-12T15:55:00.000+03:002015-06-05T12:09:43.585+03:00Kolon Kanseri ve p53 Proteini<div style="text-align: justify;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/p/kolon-kanseri-nedir.html">Kolon kanseri</a> oluşumunda rol aldığı belirlenen proteinlerden biri p53 molekülüdür. p53 proteini genomun gardiyanı olarak bilinir ve DNA' da oluşan mutasyon sonucunda hücre döngüsünün ilerlemesini durdurur ve DNA tamirinin yapılması için gerekli proteinleri aktive eder. Böylece hatalı DNA dizilimine sahip hücrelerin bölünerek çoğalmasını engeller. Eğer DNA'da gerçekleşmiş olan hata tamir edilemezse apoptotik sinyal iletimini başlatarak mutasyonlu hücrenin ölmesini sağlar.</div><div style="text-align: justify;"></div><a name='more'></a><br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Kolon kanserinin ileri aşamalarında</b> p53 proteininin kaybı daha sık görülür. 17. kromozomun kısa (p) kolunda yer alan (17p) <i>p53</i> genindeki mutasyonlar kolon kanseri hücrelerine yüksek oranda çoğalma yeteneği kazandırır. Bunun nedeni <i>p53</i> hatalı olduğunda hücre döngüsü ve apoptozisin kontrolünün tamamen kaybolmasıdır. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><i>p53</i> proteini hücrede çeşitli proteinlerin aktivitesini ve transkripsiyonunu düzenler. Bunlardan biri <i>BUBR1</i> proteinidir. 17p delesyonu olan kolon kanserli hastalarda <i>BUBR1</i> aktivitesinin azalmış olduğu belirlenmiştir. <i>p53</i> tarafından kontrol edilen koruyucu özellikteki <i>WAF1</i> proteini ise <i>p53</i> mutasyonu olduğunda ifade edilmez. p53'ün önemli bir diğer görevi ise <i>AMPK</i> sinyal iletim yoluyla hücresel enerji dengesinin düzenlenmesidir.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Kolon kanseri</b> hastalığının oluşumu sırasında siklin bağımlı kinazlar (CDK, cyclin-dependent kinases) olarak bilinen proteinleri şifreleyen genlerdeki mutasyonlarda oluşur. <i>P53</i> proteini de aynı zamanda CDK moleküllerinin düzenlenmesini sağlamaktadır. Örneğin p53 proteini <i>AMPK</i> sinyal iletim yoluyla CDK inhibitörü 1A (<i>CDKN1A</i> veya <i>p21</i>) proteininin aktivitesini arttırır. <i>p21 proteini hücre döngüsünü enerji dengesini hücresel senesensi ve kök hücrelerin yaşlanması gibi önemli olaylarda etksini gösterir.</i></div><div style="text-align: justify;"><br />
<script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
<br />
</div><div style="text-align: justify;"><b><i>p21</i> proteini kolon kanseri hastalarının yarısından fazlasında mutasyona uğramış durumdadır.</b> Ayrıca <i>p21</i> protein kaybı ile <b>kolon kanseri hastalarının</b> yaşam süresi arasında bir ilişki söz konusudur. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">p53 mutasyonları ile ilişkili olan diğer CDK molekülü CDK inhibitörü 1B (<i>CDKN1B</i> ya da <i>p27</i>) olarak bilinir. <i>P27</i> hücre döngüsünün Sentez (S) fazının ilerlemesini kontrol eder. <i>p27</i> proteininin aktivitesinin kaybolmasıda yine kolon kanseri hastalarında gözlenir. <i>p27</i> ifadelenmesi, yüksek derecede <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/03/kolorektal-kanser-sitogenetigi.html">mikrosatellit kararsızlığı ve kromozom kararsızlığı</a> olan kolon kanserlerinde ters orantılı bulunmuştur. Ayrıca p53-negatif kanserlerde ise <i>p27</i> ifadelenmesi daha fazladır.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Kolon kanserinde</b> <i>p53</i>’ün bir diğer önemi Siklooksijenaz-2 (<i>COX-2</i>) enzimi ile etkileşime girmesinden kaynaklanır. <i>COX-2</i> enzimi kolon kanserinin oluşumunda inflamasyonu ve hücre çoğalmasını uyarıcı etki gösterir.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Bundan önceki yazım olan <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-ras-sinyal-iletimi.html">Kolon Kanserinde RAS sinyal iletimi</a> başlıklı gönderide kolon kanserinin oluşmasında RAS sinyal iletim yolağının önemi, KRAS gen mutasyonları ve bunun sonucunda gerçekleşen kromozomal kararsızlıklar hakkında bilgi edinebilirsiniz.</div><br />
İlginizi Çekebilecek Diğer Yazılar<br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-ras-sinyal-iletimi.html">Kolon Kanserinde RAS sinyal iletimi</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-kromozom-kararsizligi-wnt.html">Kolon Kanserinde Kromozom Kararsızlığı – WNT Sinyal İletimi</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanseri-ve-zerdecal-curcumin.html">Kolon kanseri ve zerdeçal - curcumin</a><br />
<br />
<a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserine-deve-dikeninden-elde.html" target="_blank">Kolon Kanserine Deve Dikeninden Elde Edilen Silibinin Etkileri</a>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3945607405179888840.post-34772472927585268412014-09-11T16:11:00.000+03:002015-06-05T12:09:50.888+03:00Kolon Kanserinde RAS Sinyal İletimi<div style="text-align: justify;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/03/kolorektal-kanser-sitogenetigi.html">Kromozom kararsızlığı</a> ile sonuçlanan olaylar daha sonra <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/p/kolon-kanseri-nedir.html">kolon kanserinin</a> oluşmasını ve ilerleyişini kolaylaştıran yeni mutasyonların oluşmasını kolaylaştırır. Bu mutasyonlar aynı zamanda iyi huylu poliplerin malign yani kötü huylu tümörlere dönüşmesini de sağlamaktadır. <b>Kolon kanseri </b>oluşumunda adenomdan karsinom geçişi esas olarak <i>KRAS</i> geni ile düzenlenir. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><i>KRAS </i> geni bir proto-onkogendir ve hücre dışı sinyallerin alınarak hücre içerisine iletilmesini sağlayan bir GTPaz proteinidir. <i>KRAS</i> hücre dışından aldığı sinyalin <i>MAPK</i> sinyal iletim yolağına aktarır. <i>KRAS</i> genindeki mutasyonlar sonucunda sentezlenen mutant protein kalıcı olarak aktivite kazanır ki bu durum <b>kolon kanseri hücresine</b> apoptozdan kaçma ve büyüme/çoğalma avantajı sağlar. </div><div style="text-align: justify;"></div><a name='more'></a><br />
<div style="float: left; margin: 10px;"><script type="text/javascript"><!--
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
/* leftpost */
google_ad_slot = "5008867661";
google_ad_width = 336;
google_ad_height = 280;
//-->
</script><br />
<script src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" type="text/javascript">
</script><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Kolon kanserlerinde</b> görülen <i>KRAS</i> mutasyonlarının büyük çoğunluğu genin 12. kodonunda ya da 13. kodonunda gerçekleşir. <i>KRAS</i> geninin 12. kodonunda gerçekleşen mutasyon, 13. kodonda gerçekleşen mutasyona oranla daha fazla onkojenik özelliktedir.<br />
<br />
Başka bir ifade ile 12. kodondaki <i>KRAS</i> mutasyonlarının hücreyi kanser hücresine dönüştürme yeteneği daha fazladır. Ayrıca 12. kodondaki <i>KRAS</i> mutasyonu kolon kanseri hücrelerinin bölgesel invazyonunu ve metastazını başlatmada etkili iken 13. kodondaki <i>KRAS</i> mutasyonu ise adenomdan karsinom dönüşümünde daha fazla rol oynar.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><i>KRAS</i> geni kodon 12 ve 13 de gerçekleşen mutasyonlar, bu mutasyonları taşımayan hastalara göre, <b>kolon kanserinin seyrinin</b> daha kötü halde olmasına neden olurlar. Ayrıca KRAS geninde 12. kodonda mutasyon taşıyan hastaların 13. kodonda mutasyon taşıyanlara oranla <b>kolon kanseri nedeni </b>ile ölüm oranlarının daha yüksek olduğuda bilinmektedir.</div><div style="text-align: justify;"><br />
<script type="text/javascript">
google_ad_client = "ca-pub-1551478740927395";
google_ad_slot = "1669854465";
google_ad_width = 728;
google_ad_height = 15;
</script><br />
<!-- metinicine --><br />
<script type="text/javascript"
src="//pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js">
</script><br />
<br />
</div><div style="text-align: justify;">Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi <b>kolon kanseri</b> hastalarında <i>KRAS</i> gen mutasyonlarının belirlenmesi hastalığın seyrinin değerlendirilmesi ve tedavi amaçlı kullanılacak stratejilerin belirlenmesinde etkili olmaktadır.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><i>KRAS</i> genini içeren <i>RAS</i> sinyal iletim yolağı kanserin başlamasında etkili olan diğer sinyal iletim sistemlerinin düzenlenmesinde de iş görür. Örneğin <i>KRAS</i> geni mutant olan kolon kanseri hastalarında <i>WNT</i> aktivitesinin arttığı ve bununda <i>MAPK</i> aktivitesinde yol açtığı biliniyor.</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Bundan önceki yazımda, <a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/09/kolon-kanserinde-kromozom-kararsizligi-wnt.html">WNT sinyal iletiminde iş gören proteinlerdeki mutasyonların kolon kanserlerindeki kromozom kararsızlığı</a> ile ilişkisinden bahsetmiştim. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><br />
<br />
<br />
</div><div style="text-align: justify;">Konu ile ilgili diğer yazılar</div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/08/kolorektal-kanser-ve-pi3k-sinyal-iletimi.html">Kolorektal Kanser ve PI3K Sinyal İletimi</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/08/braf-geninin-kolorektal-kanserdeki-onemi.html">BRAF Geninin Kolorektal Kanserdeki Önemi</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/08/kolorektal-kanser-ve-egf-sinyal-iletimi.html">Kolorektal Kanser ve EGF Sinyal İletimi</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/08/kolorektal-kanser-ve-wnt-sinyal-iletim.html">Kolorektal Kanser ve WNT Sinyal İletim Yolağı</a></div><div style="text-align: start;"><br />
</div><div style="text-align: start;"><a href="http://kolonkanseri.blogspot.com/2014/03/kolon-kanserinde-hatal-sinyal-iletimi.html">Kolon Kanserinde Hatalı Sinyal İletimi</a></div></div>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/05224374182855590011noreply@blogger.com0